İlim, Allah’ın insana verdiği anlayış ve seziş kabiliyetinin ürünüdür. Hak ile bâtılı ayırt edebilmenin en önemli vasıtalarından biri de ilimdir. Çünkü gerçek ilim, doğru bilgi, insanı hakka ve hakikate ulaştırır. Hidayet, ilmin önünü açar ve insanları hakikate yönelik çalışmalara yöneltir.
KURAN’A AYKIRI HADİSLER. Hadis, genel olarak Hz. Peygamberin sözlerine denilmektedir. Hz. Muhammed, bir peygamberdir, onun insanlıkla ilgili sözleri de “DİN” olarak değerlendirilmektedir. Hz. Muhammed’in sözleri yanlış olacak olsa Allah müdahale eder ve yanlış olduğunu ayetleriyle ortaya koyardı. Eğer Allah’a rağmen
KurandaLanet ayetleri, ''Lanet' Kelimesi ile İlgili Ayetler Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla Dediler ki: "Bizim kalplerimiz örtülüdür." Hayır; Allah, inkarlarından dolayı onları lanetlemiştir. Bundan dolayı pek azı iman eder. (Bakara Suresi, 88) Allah Katından yanlarında olan (Tevrat)ı doğrulayan bir kitap geldiği zaman, -ki bundan önce inkar edenlere karşı fetih
Bu tür hakiki manadaki lanet şahıslara okumak uygun görülmemiştir. İkincisi: Mecazi manasıyla lanet okuyan kişinin sırf hiddetini yansıtan hakiki manasına bakılmadan söylenen bir lanet şeklidir. Hz. Aişe’nin, Amr b. el-As’a okuduğu lanet, bu ikinci kısma dahildir. Arapların meşhur dört dâhisinden biri kabul edilen Amr
Kuranı Kerim'deki Konular ve İlgili Ayetler. 26,90 verkoop door: Kitaphane. NL. In winkelwagen. In winkelwagen. Bestellen en betalen via bol.com. Prijs inclusief verzendkosten, verstuurd door Kitaphane. NL. 30 dagen bedenktijd en gratis retourneren.
Karma Puanı: 10. Lanet Kelimesi ile İlgili Ayetler
Oxoj. 06 Ocak 2019 Dualar Beddua ve lanet kısaca “kötü dua” – “olumsuz dua” anlamına gelen bir duadır. Günahsız müslüman kişilere bedduada etmek ve lanet okumak haram kabul edilmiş, fasık olan müslümanlara ise lanette bulunmanın caiz olduğu ifade edilmiştir. Beddua var mıdır? diye sorulduğunda evet beddua vardır ve insanlar bazen bedduaya başvurabiliyorlar. Günümüzde hayatın stresi içinde istemeden veya farkında olmadan da olsa beddualar devamlı edilebilmektedir. Burada faziletli olan bu kötü duaya başvurmamaktır. Beddua ve lanet edilecekse de ayet ve hadislere bakılarak gerekçesine bakılmalı ve iyice anlaşılmalıdır. Beddua etmek caiz mi? Bedduanın, islam dininin zulüm ve haksızlık saydığı geçerli sebeplere dayanması şartıyla caiz olduğunu gösteren ayet ve hadisler bulunmaktadır. Din alimleri zulme uğrayanların beddua ve lanet etmesinin caiz olduğunu söylemişlerdir. “Allah kötü sözün alenen söylenmesini sevmez; ancak zulme uğrayanlar hariçtir.” Nisa suresi, 149. ayeti “Zulme uğrayan kimse kendisine zulmeden zalime dua edebilir. Allah celle celaluhu bunu kerih görmemiş aksine ona bu konuda ruhsat vermiştir.” Taberani Peygamber Efendimiz de sav, bazı Peygamberler gibi kavimlerine genel bir beddua etmemiş ama kesin olarak günah işleyenleri lanetlemiştir. Efendimiz’in sav zaman zaman Allah düşmanlarına beddua ve lanet ettiği de olmuştur. “Paraya tapana lanet olsun!” Tirmizi “Bid’at çıkarana lanet olsun.” Dare Kutni Peygamber Efendimiz sav isim vererek de beddua etmiştir. Tebbet suresinde bu anlatılmaktadır. “Ebû Leheb’in elleri kurusun!” Tebbet suresi, 1. ayet Bu mealin tefsirine göre bu ayet mecazi bir ifade olup onun helak olması yönünde bir bedduadır. Devamındaki “tebbe”, bedduanın gerçekleşeceğini ifade eder ve öyle de olur. Müfessirler 2. ayette Ebû Leheb’in kazandığı bildirilen şeyden maksadın onun çocukları, malı, mevki ve itibarı olduğunu söylemişlerdir. Buna göre 1. ayet, bunların hiçbirinin kendisini kötü sondan kurtaramadığını ifade eder. Bakınız Tebbet suresi Beddua ve lanetten kaçınmalıyız Peygamber Efendimiz sav beddua etmiş olsa da bu kötü duaları etmekten kaçınırdı. Kendisinin beddua ve lanet eden değil, aksine rahmet peygamberi olduğunu söylerdi. Beddua etmemek ile ilgili hadis-i şerifinde şöyle buyurmaktadır; “Kendinize beddua etmeyiniz; çocuklarınıza beddua etmeyiniz; mallarınıza da beddua etmeyiniz. Dileklerin kabul edildiği zamana denk gelir de Allah bedduanızı kabul ediverir.” Müslim Bu nedenle biz müslümanlar olarak özellikle başka müslümanlara bilip bilmeden beddua etmemeli, lanet okumamalıyız. Müslümanların birbirlerine lanet değil, rahmet dilemeleri yakışır. Ayrıca müslümana haksız yere beddua etmek büyük günahtır. “Olgun mü’min, yerici, lanetçi, kötü iş ve kötü söz sahibi olamaz.” Tirmizi “Birbirinize Allah’ın lâneti, gazâbı ve cehennem azabı ile lanet ve beddua etmeyiniz!” Ebû Davud
Güzel Kurani kerimimizde geçen lanet ile ilgili ayetler. Kuranda geçen lanet ile ilgili ayetler tarafmizca seçilip otomatik listelenmekte. Kuranda lanet ile alakali tahmini 37 ayet geçiyor 288 - Yahudiler, peygamberimize karşı alaylı bir ifade ile "Bizim kalblerimiz kılıflıdır." dediler. Bilakis Allah, onları kâfirlikleri yüzünden lanetledi. Bundan dolayı çok az imana gelirler. 289 - Yanlarındakini tasdik etmek üzere onlara Allah katından bir kitap gelince, daha önceleri inanmayanlara karşı onunla yardım isteyip durdukları halde, o tanıdıkları kendilerine gelince, bu sefer kendileri onu inkâr ettiler. İşte bundan dolayı Allah'ın laneti kâfirleredir. 2159 - İndirdiğimiz apaçık delilleri ve hidayetin kendisi olan âyetleri insanlar için biz kitapta açıkladıktan sonra gizleyenler var ya mutlaka onlara Allah lanet eder. Lanet edebilecek olanlar da lanet ederler. 2161 - Ama âyetlerimizi inkar etmiş ve kâfir olarak can vermiş olanlara gelince, işte Allah'ın laneti, meleklerin laneti ve insanların laneti hep onların üzerine olsun. 361 - Sana gerekli bilgi geldikten sonra artık kim bu konuda seninle tartışacak olursa, de ki "Gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi çağıralım, sonra da lanetleşelim; Allah'ın lanetinin yalancılara olmasını dileyelim". 387 - İşte onların cezaları, Allah'ın, meleklerin, insanların hepsinin laneti onların üzerlerindedir. 446 - Yahudilerden bir kısmı, Allah'ın kitabındaki kelimeleri esas mânâsından kaydırıp; dillerini eğerek ve dine saldırarak, "Sözünü işittik, emirlerine isyan ettik, dinle, dinlemez olası ve râinâ bizi gözet" diyorlar. Halbuki onlar, "İşittik ve itaat ettik; dinle ve bize de bak" deselerdi bu, kendileri için daha hayırlı ve daha doğru olurdu. Fakat Allah, küfürleri yüzünden kendilerini lanetlemiştir. Artık onlar, pek azı müstesna, iman etmezler. 447 - Ey kendilerine kitap verilenler! Gelin yanınızda bulunan Tevratı tasdik etmek üzere indirdiğimiz bu kitaba iman edin. Biz birtakım yüzleri silip de enselerine çevirmeden yahut cumartesi halkını yahudileri lanetlediğimiz gibi onları lanetlemeden önce iman edin. Yoksa Allah'ın emri mutlaka yerine gelecektir. 452 - Onlar, Allah'ın lanet ettiği kimselerdir. Allah kime lanet ederse artık ona asla bir yardımcı bulamazsın. 493 - Kim bir mümini kasten öldürürse, cezası, içinde ebedî olarak kalacağı cehennemdir. Allah ona gazab ve lanet etmiş ve onun için büyük bir azab hazırlamıştır. 4118 - Allah o şeytana lanet etti. Ve o da "Elbette senin kullarından belirli bir pay alacağım, onları mutlaka saptıracağım, onları boş kuruntulara sokacağım, ve onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar, onlara emredeceğim de Allah'ın yaratışını değiştirecekler" dedi. Kim Allah'ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, şüphesiz o, apaçık bir ziyana uğramış olur. 4155 - Verdikleri sözden dönmeleri, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, haksız yere peygamberlerini öldürmeleri ve "kalblerimiz kılıflıdır" demelerinden dolayı başlarına türlü belalar verdik. Doğrusu Allah, inkârları sebebiyle onların kalplerini mühürlemiştir. Pek azı hariç onlar inanmazlar. 513 - Sözlerini bozdukları için onları lanetledik ve kalblerini katılaştırdık. Kelimeleri yerlerinden değiştiriyorlar. Uyarıldıkları şeyden pay almayı unuttular. İçlerinden pek azı hariç, daima onlardan hainlik görürsün. Yine de onları affet, aldırma. Çünkü Allah güzel davrananları sever. 560 - De ki "Allah katında cezaya çarptırılma bakımından bunlardan daha kötüsünü size haber vereyim mi? Allah, kimlere lanet etmiş ve gazabına uğratmışsa; kimlerden maymunlar, domuzlar ve şeytana tapanlar yapmışsa, işte bunların makamı daha kötüdür ve onlar düz yoldan daha çok sapmışlardır". 564 - Yahudiler, "Allah'ın eli çok sıkıdır" dediler. Söyledikleri söz sebebiyle onların elleri bağlansın ve lanete uğrasınlar! Aksine Allah'ın elleri açıktır, dilediği gibi verir. Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onların çoğunun azgınlığını ve küfrünü azdırıyor. Biz, onların aralarına tâ kıyamete kadar düşmanlık ve kin atmışızdır. Ne zaman savaş için bir ateş yakmışlarsa, Allah onu söndürmüştür. Onlar yeryüzünde bozğunculuğa koşarlar. Şüphesiz Allah bozguncuları sevmez. 578 - İsrailoğulları'ndan küfredenler, Davud ve Meryem'in oğlu İsa diliyle lanetlenmişlerdir. Bu, onların isyan etmeleri ve aşırı gitmeleri yüzündendi. 738 - Allah onlara "Sizden önce geçmiş cin ve insan topluluklarıyla beraber cehennem ateşine girin!" der. Cehenneme giren her ümmet kendi din kardeşine lanet eder. Nihayet hepsi oraya toplandığında, sonrakiler öncekiler hakkında derler ki "Rabbimiz ! İşte şunlar bizi doğru yoldan saptırdı. Onlara cehennem ateşinden kat kat azab ver". Allah der ki "Herkesin azabı kat kattır, fakat siz bilemezsiniz". 744 - Cennet ehli, cehennem ehline "Rabbimizin bize vaad ettiğini gerçek bulduk. Siz de Rabbinizin size vaad ettiğini gerçek buldunuz mu?" diye seslenirler. Onlar da "evet" derler. Bunun üzerine aralarında bir çağırıcı şöyle seslenir "Allah'ın laneti zalimler üzerine olsun! 968 - Allah, erkek kadın bütün münafıklara ve bütün kâfirlere cehennem ateşini ebedî olarak vaad buyurdu. O ateş onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir. Onlara bitmez tükenmez bir azap vardır. 1118 - Üstelik bir yalanı Allah'a iftira edenden daha zalim kim olabilir? Bunlar Rablerinin huzuruna arzolunacaklar, şahitler de şöyle diyecekler "İşte bunlar Rablerine karşı yalan söyleyenlerdir". İyi bilin ki Allah'ın laneti zalimlerin üzerinedir. 1160 - Hem bu dünyada, hem de kıyamet gününde bir lânetle izlendiler. Bilin ki, Âd kavmi, gerçekten Rablerini inkâr ettiler. Yine bilin ki, Hud'un kavmi olan Âd, defolup gittiler. 1199 - Hem burada, hem de kıyamet gününde lanetle izlendiler. Onlara verilen bu karşı destek ne fena bir destektir! 1325 - Allah'ın ahdini misak ile belgeledikten sonra bozanlar ve Allah'ın birleştirilmesini emrettiği bağlantıları koparanlar ve yeryüzünü bozguna verenler varya, işte lanet olsun onlara! Ve yurdun kötüsü de onlaradır. 1535 - "Kıyamet gününe kadar lanet senin üzerindedir." 1760 - Vaktiyle sana şöyle vahyettiğimizi hatırla "Şüphesiz Rabbin insanları kuşatmıştır." İsrâ gecesi sana açıkça gösterdiğimiz o temâşâyı ve Kur'ân'da lanet edilen ağacı da, yalnız insanlara bir imtihan için yapmışızdır. Biz onları, korkutuyoruz, fakat bu onlara ancak büyük bir taşkınlıktan başka bir sonuç vermiyor. 247 - Beşinci defa da, eğer yalan söyleyenlerden ise, Allah'ın lanetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir. 2423 - Namuslu, kötülüklerden habersiz mümin kadınlara zina isnadında bulunanlar, dünya ve ahirette lanetlenmişlerdir. Onlar için çok büyük bir azab vardır. 2842 - Bu dünyada arkalarına lanet taktık. Onlar, kıyamet gününde de kötülenmişler arasındadır. 2925 - İbrahim onlara dedi ki "Siz, sırf aranızdaki dünya hayatına has muhabbet uğruna Allah'ı bırakıp birtakım putlar edindiniz. Sonra kıyamet günü geldiğinde ise, kiminiz kiminizi tanımayacak, kiminiz kiminizi lanetleyecektir. Varacağınız yer cehennemdir. Ve hiç yardımcınız da yoktur." 3357 - Şüphesiz ki Allah'a ve Resulü'ne eziyet verenlere Allah hem dünyada, hem ahirette lânet etmiştir. Onlara aşağılayıcı bir azab hazırlamıştır. 3361 - Melun olarak nerede bulunurlarsa yakalanırlar ve öldürülürler. 3364 - Şu muhakkak ki, Allah kâfirleri lânetlemiş ve onlara çılgın bir ateş hazırlamıştır. 3368 - Ey Rabbimiz! Onlara azabın iki katını ver ve kendilerini büyük bir lânet ile lânetle." 3878 - "Ve elbette lanetim ceza gününe kadar senin üzerindedir." buyurdu. 4052 - O gün zalimlere özür dilemeleri fayda vermez. Onlara lanet vardır, onlara yurdun kötüsü cehennem vardır. 4723 - İşte onlar, Allah'ın lanetlediği, kulaklarını sağır, gözlerini kör ettiği kimselerdir. 486 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
Değerli takipçilerimiz bu yazımızda kadınlar nezdinde Açık olmak günah mı? Tesettür ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir? bunları olan insanın açması ve başkasına göstermesi haram olan yerlerine Avret mahalli denir. Namazın farzlarından olan Setr-i avret te avret yerlerini örtünmeyi konu alır. Setri Avret Konusunu detaylı bir şekilde okumak için Tıklayınız Fakat örtünmek yalnızca namazda yapılması gereken bir farz değildir. Şöyleki erkeğin ve kadının avret mahallini kapatması gerektiği, hicretin üçüncü senesinde gelen, “Ahzâb” ve beşinci senesinde gelen “Nûr” surelerinde bize bildirildi. Tesettür ile ilgili ayet ve hadisler aşağıdaki ile ilgili ayet ve hadislerTesettürle ilgili Ayetler“Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin hanımlarına söyle, dışarı çıkarken üstlerine cilbablarını alsınlar. Bu, onların tanınmasını ve bundan dolayı incitilmemelerini sağlar. Allah, Gafûrdur, Rahîmdir.”Ahzab, 33/59. “Mümin kadınlara da şöyle Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zinet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnadır. Baş örtülerini yakalarının üstüne koysunlar. Zinet yerlerini kendi kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, kocalarının oğullarından, kendi erkek kardeşlerinden, kendi kardeşlerinin oğullarından, kız kardeşlerinin oğullarından, kendi kadınlarından, kölelerinden, erkeklik duygusu kalmayan hizmetçilerden veya henüz kadınların gizli yerlerine muttali olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri zinetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Ey müminler! Hepiniz Allah’a tövbe edin. Böylece korktuğunuzdan emin umduğunuza nail olasınız.”Nûr, 24/31. “Ay halinden kesilmiş ve evlenme için ümidi kalmamış olan yaşlı kadınlar zinet yerlerini erkeklere göstermemek şartıyla dış elbiselerini bırakmalarında onlar için bir günah yoktur. Bununla birlikte yine de sakınmaları kendileri için daha hayırlıdır.”Nûr, 24/60. Okumak için TIKLAYINIZ Kadınların pantolon giymesi günah mıdır ?Tesettürle ilgili hadislerUmeys’in kızı Esma’dan nakledildi. ;Resulüllah bir gün Hz. Aişe evine girdi. Kız kardeşi Esma yanında idi. Üzerinde vücudunun her tarafını örten ve yenleri geniş bir elbise vardı. Resulullah onu görünce kalkıp dışarı çıktı. Hz. Aişe kız kardeşine “buradan uzaklaş Resulüllah sende hoşlanmadığı bir şey gördü” dedi. Hz. Esma uzaklaştı arkasından Resulüllah içeriye Aişe niçin kalkıp gittiğini sordu. Resulüllah de elbisesinin yenini sadece parmakları görünecek şekilde ellerinin üzerine çekerek şöyle cevap verdi“Kız kardeşini görmedin mi? Müslüman bir kadın şurasından başkasını gösteremez.” Mecmeu’zzevâid nr4168Bu hadis-i şerif’ten Hz. Esma’nın giydiği elbisenin bedenini örttüğünü, fakat kollarında açıklık olduğunu bunun üzerine Resulüllah bu kıyafetinden hoşlanmadığını, ellerinin üstünün parmaklara kadarda örtünmesi gerektiğini islam alimleri anlamışlardır ve de böyle ifade Âişe yanına, Şamlı kadınlardan bir grup Âişe “–Sizler herhâlde, hanımları hamamlara giren orada tesettüre dikkat etmeyen bölgedensiniz!” dedi. Kadınlar; “‒Evet!” diye cevap verdiler. Hazret-i Âişe “–Ama ben, Rasûlullah –sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in; Elbisesini evinin hâricinde bir yerde çıkaran yani tesettüre dikkat etmeyen her kadın, mutlakâ Allah ile kendi arasındaki perdeyi yırtmış olur.» buyurduğunu işittim.” dedi. Ebû Dâvûd, Hammâm, 1/4010; Tirmizî, Edeb, 43/2804Usame nakletti. Dedi ki“Resulüllah Dihye’tül- Kelbi’nin kendisine hediye ettiği mısır kumaşlarından sık dokunmuş bir elbiseyi bana giydirdi, ben de onu hanımıma giydirdim. Resulüllah daha sonra bana sordu ne oldu Mısırdan gelen elbiseyi giymiyorsun? Dedim ki, ey Allah’ın Resulü ben onu hanımıma giydirdim. Resulüllah buyurdu ki, altına pijama türünden bir şey giymesini ona emreyle. Çünkü ben o elbisenin kemiklerinin hacmini belli etmesinden korkuyorum.” Ahmet b. HambelIbn-i Abbas dediki“Resulüllah kadınlardan erkeklere benzeyenlere, erkeklereden de kadınlara benzeyenlere lanet etti.” Buhari nr5751, ebu Davut nr4098, Ahmet nr3149, Nesei nr9161“Ümmetimin son dönemlerinde bir takım adamlar olacaktır. Erkekler gibi eğerlerin bineklerin üzerine binip cami kapılarına ineceklerdir. Hanımları ise giyinik uryandır, giyinik çıplaktır, başları üzerinde arık deve hörgücü gibisi vardır. Onalara lanet edin. Zira onlar lanet olunmuşlardır.” Ahmet – müsned Ibn-i Hibban sahih nr5655-7347“Abdurrahman’ın kızı Hafsa’nın başında, saçını gösterecek şekilde ince bir başörtüsü olduğu halde Hz. Âişe’nin huzuruna girdi. Hz. Âişe başından örtüsünü alarak ikiye katladı, kalınlaştırdı.”Muvatta’, Libas4 Hz. Ömer ise, cam gibi şeffaf olmasa da, giyindiği zaman altını iyice belli eden elbisenin kadınlara giydirilmemesi hususunda mü’minlere ikazda bulunmuştur.Beyhakî. Sünen, 2235 “Kadın örtülmesi gereken avrettir. Dışarı çıktığı zaman şeytan ona gözünü diker.”Tirmizî, Radâ, 18. “Allah Teâlâ erginlik çağına ulaşan kadının namazını başörtüsüz kabul etmez.”İbn Mace, Tahâre, 132; Tirmizî, Salât, 160 EKSTRA BİLGİ İÇİN TIKLAYINIZ Kapanıp açılmak günah mı ?
Peygamber Efendimiz lânet etmiş midir? Peygamberimizin lânet okuma ile ilgili hadisleri var mıdır? Günahkâr birine lânet etmek ve lânet okuma ile ilgili ayet ve belirlemeksizin günahkârlara lânet etmenin caiz olduğu hakkında ayet ve hadis-i şerifler. LÂNET OKUMA İLE İLGİLİ AYETLER "Biliniz ki Allah'ın lâneti zâlimler üzerinedir." Hûd sûresi, 18 "İçlerinden bir çağırıcı, "Allah'ın lâneti zâlimler üzerine olsun" diye bağırır." Araf sûresi, 44 Her iki âyette aynı gerçek, tek tek şahıs tayin edilmeksizin genel bir ifâde ile, Allah'ın lânetinin zâlimler üzerine olduğu gerçeği kesin bir şekilde bildirilmektedir. Bu âyetleri takib eden âyet, her iki sûrede de aynı ifâdeleri taşımakta, zâlimler'in topluca nitelikleri hakkında bazı bilgiler vermektedir. Şöyle buyuruluyor "Onlar, insanları Allah'ın yolundan alıkoyan ve onu eğip bükmek isteyenlerdir. Âhireti inkar edenler de onlardır." Araf sûresi, 45; Hûd sûresi, 19 LÂNET OKUMA İLE İLGİLİ HADİSLER Peygamberimizin Lanet Okuma ile İlgili Hadisleri Sahih olarak bize intikal ettiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem "Allah iğreti saç peruk takana ve taktırana lânet etsin" buyurmuştur. Yine Peygamber aleyhisselâm "Fâiz yiyene Allah lânet etsin" buyurmuştur. Aynı şekilde o, canlı sureti heykel yapanlara lânet etmiştir. Ayrıca o, "Allah topraktaki sınırları bozanlara lânet etsin" buyurmuştur. Bk. Müslim, Edâhî 44,45; Nesâî, Dahâyâ 34 Ayrıca Hz. Peygamber - "Bir yumurta bile çalsa Allah hırsıza lânet etsin" Buhârî, Hudûd 7, 13; Müslim, Hudûd 7; Nesâî, Sârık 1; İbni Mâce, Hudûd 22 . - "Ana babasına lânet edene Allah lânet etsin bk. Müslim, Edâhî 44, Kestiğini Allah'tan başkası adına kesene de Allah lânet etsin." Bk. Müslim, Edâhî 43-45; Nesâî, Dahâyâ 34 - "Allah'ın, meleklerin ve tüm insanların lâneti, Medine'de bir bid'at çıkaran veya bir bid'atçıyı barındıran kimse üzerine olsun." Buhârî, İ'tisam 5, 6, Medine 1, Cizye 10; Müslim, Hac 403, 467, 469, İtk 20 - "Ey Allah'ım! Allah'a ve Resûlüne isyan etmiş olan Ri'l, Zekvân ve Usayye'ye bu üç Arap kabilesine lânet et!" Buhârî, Cihâd 9, 19; Mesâcid 294, 297, 299 - "Peygamberlerin mezarlarını mescid edinen Yahûdîlere Allah lânet etsin." Buhârî, Salât 48, Cenâiz 62, 96, Enbiyâ 50, Meğâzî, 83; Müslim, Mesâcid 19, 23; Ebû Dâvûd, Cenâiz 72; Nesâî, Mesâcid 13 - "Kadınlara benzemeye çalışan erkeklere ve erkeklere benzemeye kalkışan kadınlara lânet olsun." bk. 1635 numaralı hadis diye beddua etmiştir. Hadisleri Nasıl Anlamalıyız? Nevevî merhumun nâdir uygulamalarından birini burada görmekteyiz. Büyük bir kısmı ilerideki bahislerde ele alınacak olan hadisleri, rivayet olarak değil, sırf konu hakkında fikir vermek üzere alıntı iktibas yoluyla burada sıralamış bulunmaktadır. Biz de kendisinin tercihine uyarak hadisleri numaralandırmadan topluca verdik. Fakat her bir hadisin ya bu kitaptaki numarasını ya da aslî hadis kaynaklarındaki yerlerini de gösterdik. Yüce kitabımız Kur'ân-ı Kerîm ve Resûl-i Ekrem'in hadislerinden seçilmiş olan bu örnekler, şahıs belirtilmeksizin birtakım günahkârlara toptan lânet edilebileceğini göstermektedir. Bu rivayetlerde ahlâkî, itikâdî ve iktisâdî açılardan büyük sapmaları temsil eden anlayış, davranış ve uygulamalar lânetlenmiştir. Bunların herbiri hakkında iyi düşünmek gerekir. "Ben lânetçi değilim, davetçiyim" buyurduğu halde Hz. Peygamber’in, bu genel prensibin dışına çıkarak anılan işleri yapanlara lânet etmesi, bu davranışların İslâm toplum yapısı ve hayatı açısından çok ciddî ve olumsuz tesirlerinin olduğunu gösterir. Hadislerden Öğrendiklerimiz Müslüman Müslümana lânet etmez. Şahıs belirlemeksizin günahkârlar topluluğuna genel bir ifade ile lânet edilebilir. Belli günahları işleyenlere veya işleyecek olanlara lânet olsun diye beddua edilebilir. Kaynak Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları İslam ve İhsan
RE Lanet okumak ile ilgili. Değerli kardeşimiz; Şemseddin Sami, Kamus-u Türki’de “lanet” kelimesini açıklarken bu kelimenin aynı zamanda “beddua” manasında kullanıldığını da belirtir. Bazı alimler ise, “beddua, lanete yakın bir şeydir” demişlerdir. Bazı hadislerde ise her iki kelime beraber zikredilmektedir. Kur’an-ı Kerim’de “lanet” ifadesi yer almaktadır, fakat bu tabir başta müşrik ve Yahudi olmak üzere kafirleredir. Çünkü “lanet”in manası, “insanın Allah’ın rahmet ve affından uzak kalmasını istemektir.” Bu meseleye ışık tutması açısından bu hususta rivayet edilen bazı hadisleri nakledelim “Allah’ın laneti, gazabı ve Cehennemi ile lanetleşmeyin.”1 “Mü’min lanet edici olamaz.” 2 “Kamil bir mü’min kimseyi kötülemez, lanetlemez, aşırı gitmez ve hayasızlık etmez.” 3 “Şüphesiz ki, lanetçiler Kıyamet Gününde ne şehid olabilirler, ne de şefaatçi...”4 Bir seferinde Peygamber Efendimize, “Ya Resulallah! Müşriklere beddua edin” denildiğinde, Resulullah şöyle cevap vermiştir “Ben lanetçi olarak gönderilmedim. Ben ancak ve ancak rahmet olarak gönderildim”5 Yine bir defasında Hz. Ebû Bekir kölelerinden bazısına lanet ediyordu. Bu sırada Resulullah çıkageldi ve Hz. Ebû Bekir’e şöyle buyurdu “Hem sıddikler, hem de lanet ediciler... Hayır, Kabe’nin Rabbine yemin olsun ki, bu olamaz.” Bunun üzerine Hz. Ebû Bekir kölelerinden bazılarını azat etti ve daha sonra gelerek, “Bir daha yapmayacağım” diye Resulullaha söz verdi.6 Müslim’in rivayet ettiği bir hadiste ise, “Sıddik bir kimseye lanetçi olması yakışmaz” buyurmuşlardır.7 Mü’mine yapılan lanetin mes’uliyetine gelince; bu hususta da Peygamberimiz şöyle buyurmuşlardır “Her kim bir mü’mine lanet ederse, bu, onu öldürmek gibi günahtır. Her kim bir mü’mine küfür isnat ederse, bu da onu öldürmek gibi günahtır.” 8 Bu hadisin izahında şöyle denilmektedir “Çünkü lanet, mü’mini uhrevi nimetlerden mahrum olmasını temennidir, öldürmekle müsavidir, günahtır.” Bu meselede rivayet edilen bir başka hadis de şu mealdedir “Muhakkak, lanet bir kimseye tevcih edildiği zaman ona yönelir. Eğer ona bir yol ve menfez bulursa o kimse laneti hak etmişse onda kalır. Lanet hakkı değilse, “Ey Rabbim, falan kimseye yöneltildim, fakat ona ne bir yol ve ne de bir menfez bulabildim” der. Kendisine, “Geldiğin yere geri dön” denilir. 9 Peygamberimiz birçok hadislerinde lanet ve bedduayı yasaklamış, bu şekilde davranışın mü’mine yakışmayacağını bildirmiştir. Yani hiçbir haklı ve meşrû bir sebep yokken bir mü’mine lanet okumak büyük günahlardan sayılmıştır. İbni Hacer laneti ikiye ayırır Birincisi, belli bir topluluğa, diğeri de belirsiz bir topluluğa yapılan lanettir. Belli bir topluluğa misal olarak, Resulullah Ra’lan, Zekvan ve Asabe kabilelerine lanet etmiştir; ancak bunların küfür üzerine öleceklerini biliyordu. Belirsiz bir topluluk üzerine yapılan lanete hadis kitaplarında pekçok misal verilmektedir ki, bu da genel bir ifade içinde geçmektedir. Mesela, Peygamberimiz faiz yiyenleri, hırsızlık yapanları, malının zekatını vermeyenleri, içki imal edenleri, içenleri, rüşvet verip alanları, Müslümanları aldatanları, kadın elbisesi giyen erkeği, erkek elbisesi giyen kadınları... lanetlemiştir. 10 Teftazani bu meseleyi, “buradaki lanet hakiki manada lanet olmayıp asıl maksat, bu fiillerin kötülüğünü bildirip insanları onlardan sakındırmaktır” şeklinde izah eder. Kaynaklar 1. Timizi Birr48. 2. et-Tergib ve't-Terhfb, 3470. 3. Tirmizi, Birr48. 4. Müslim, Birr^B. 5. Müslim, BirrB7. 6. et-Tergib ve't-Terhtb, 3469. 7. Müslim, Biır84. 8. Tecrid Tercemesi, 12139. 9. et-Tergib ve'-Terhib, 3473. 10. İbni Hacer el-Heytemi, ez-Zevacir, 26-61. . Göz sayesinde görüyor olsaydın gece uyurken rüya göremezdin. Demek ki görmüyorsun, sana gösteriliyor. Bunu ilk beğenen sen ol.
lanet okumak ile ilgili ayetler