Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı (HAGB) Mar 31, 2021 Ceza Hukuku. Hekimlerin Tıbbi Malpraktis Davalarında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) Sorunu Yazar: Prof. Dr. Sezgin Yılmaz Ocak 7, 2021 Yazar: Prof. Dr. Sezgin Yılmaz Ocak 7, 2021 1828 okunma Danıştay Birinci Daire Esas No: 2009/221 Karar No: 2009/535. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinde düzenlenen "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" müessesi ile doldurulmuştur. Madde 231- (5) "Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli Hükmünaçıklanmasının geri bırakılmasının kararı hangi koşullarda verilir? Yargılama sonunda, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü verilmeli ve hükmolunan ceza ise iki yıl veya daha az süreli hapis cezası veya adli para cezasından ibaret olmalıdır. Suç, Anayasanın 174. maddesinde güvence altına alınan İnkılâp CMK231. Madde. Hükmün Açıklanması ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması. 5271 sayılı CMK’nun 231/11. maddesinin; “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. hukmunaciklanmasinin geri birakilmasina karsi acilan tazminat davalari, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı manevi tazminat, hukmun.aciklanmasini.geri.birakilmasi.tazminat, hagb karari sonrasi tazminat davasi acilabilir mi, Hagb manevi tazminat, hagb karari sonucu tazminat, hukmun.aciklanmasinin.tazminat, iFdHygf. AVUKATIM HAKİMİM SAVCIYIM NOTERİM STAJYER AVUKATIM HUKUK FAKÜLTESİ ÖĞRENCİSİYİM ÖĞRETİM ÜYESİYİM ADALET BAKANLIĞI PERSONELİYİM MEMURUM DİĞER MESLEKLER MakalelerGüncel Makaleler Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, ceza kovuşturmaları neticesinde ortaya çıkan, uygulamada birçok defa karşılaşılan karar olup birçok defa bu konu hakkında avukatlara sorular gelmektedir. Peki nedir bu hükmün açıklanmasının geri bırakılması? Hükmün açıklanmasının geri bırakılması Türk Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre sanık hakkında yapılan kovuşturma ve toplanan deliller neticesinde iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezasına karar verilmesi halinde, sanığın daha önce herhangi bir kasti suç işlememiş olması, geçmiş adli sicil kayıtlarının temiz olması ve yargılama esnasında hal ve hareketleri neticesinde hakim tarafından takdir yetkisi kullanılarak 5 yıllık denetimli serbestlik verilmesine hükmün açıklanmamasının geri bırakılması olduğum tanımdan da anlaşılacağı üzere HAGB kararı verilebilmesi için bazı şartlar aranmaktadır. Bu şartlar kanun metninde açıkça sayılmıştır. CMK 231/5’e göre; Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.’’ Madde metninden anlaşılacağı üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılması iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası olması halinde söz konusu olacaktır. Ayrıca HAGB kararı verilebilmesi için başka şartlarda aranmaktadır. Bunlar CMK 231/6. Bendinde açıkça sayılmıştır; a Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, b Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması, c Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir. Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Görüleceği üzere HAGB kararı verilebilmesi açısından yukarıda sayılan şartların sanıkta var olması gerekmektedir. Ayrıca HAGB kararı verilebilmesi için yargılama esnası sanığın açıkça kabul etmemesi halinde sanık hakkında HAGB kararı verilemeyeceği kanunda açıkça düzenlenmiştir. Ayrıca aynı kanunun 231. Maddenin 7. Bendine göre ise açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez. Çünkü HAGB’nin niteliği karar değildir. Sanık hakkında verilecek olan kararın açıklanmamasıdır. Bu sebeple herhangi bir hüküm açıklanmadığından kaynaklı ertelemenin veya seçenek yaptırımlara çevrilmesi söz konusu olamayacaktır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetime tâbi tutulur. Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak; a Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine, b Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına, c Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine, karar denetim süresi içinde dava zamanaşımı durmaktadır. Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen ve derhal yerine getirme yükümlülüğü sanık derhal yerine getirmezse mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir. Eğer sanık 5 yıllık denetim süresi içinde yükümlülüklere uyması ve kasten yeni bir suç işlememesi halinde hakkında verilmiş olan HAGB kararı hükmü kalkarak, davanın düşürülmesine karar verilir. Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir. Bu itirazın avukatınız vasıtasıyla yapılması önem arz etmektedir. Adli Para Cezasında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Uygulamada çoğunlukla HAGB kararının adli para cezalarını kapsayıp kapsamadığıyla alakalı çok sorular gelmektedir. Bu hususa açıklık getirmek gerekirse; Yargılama sonucunda sanık hakkında hapis ceza veya hapis cezasıyla beraber adli para cezasına hükmedildiği hallerde HAGB kararı verilmiş ise HAGB kararı adli para cezasını kapsayacaktır. Fakat yargılama sonucu hapis cezası verilip adli para cezasına çevrilmesi halinde o zaman HAGB kararı verilemeyecektir. Burada en önemli nokta adli para cezasının doğrudan verilen bir karar olmasıdır. Yukarıda detaylarıyla bahsettiğimiz hususlar göz önüne alındığı yargılama sonucu sanık hakkında HAGB kararının verilmesi çoğu zaman lehine olmaktadır. Bu sebeple yapılacak herhangi bir yanlışlık halinde ağır sonuçlar doğuracağından ceza yargılamalarını açısından mutlaka bir ceza avukatından destek alınmasında çok büyük fayda vardır. 2011 – 2015 eğitim öğretim yılı Konya Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra serbest avukatlığa başladı. Bu zamana kadar özellikle Ceza Hukuku alanlarında kendini geliştirmekte olup hukuk davalarında da diğer avukat ortakları hizmet vermektedir. Ayrıca ekibiyle beraber şirketlere hukuki danışmanlık yapmakta olup şirketlerin her türlü hukuki sorunlarına çözüm bulma ve ihracat yapan şirketlere KOSGEB destekleri ve Gümrük konularında yol haritası hizmeti de vermektedir. SORULAR VE YANITLARSoru 1 HAGB denetim süresi içinde dava zaman aşımı süresinasılolur? 25Soru 2 HAGB lerde denetim süresi ne kadar olur? 28Soru 3 HAGB kararı açıklandığında YENİ GEREKÇE yazmak elzem mi?Mahkeme eski HAGB gerekçeli kararına atıfla yetinebilir mi? 32Soru 4 Mahkeme gerekçesiz bir şekilde HAGB vermekten imtinaedebilir mi? 35Soru 5 HAGB kararları hangi yargı yoluna tabidir? 39Soru 6 HAGB açıklama aşamasında kimlere duruşma günü bildirilir? 40Soru 7 Duruşma açmadan EK KARAR ile HAGB açıklanabilir mi? 42Soru 8 HAGB açıklama duruşmasında sanığa ve/veya katılanameşruhatlı davetiye yeterli olur mu? 45Soru 9 Dosyanın mağduruna haber vermeden, mağdurun yokluğunda verilen HAGB kararı kesinleşir mi? Usulsüz kesinleştirme sonrasında kasıtlı suç ihbarı ile dosya yeniesasa alındığında HAGB kararı açıklanır mı? 47Soru 10 HAGB kararı usulsüz kesinleştirilmiş ve sanığın denetim süresi içinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle usulsüzkesinleştirilen HAGB kararı açıklanır mı? 49Soru 11 Duruşma zaptında maddi hata olması halinde bu maddihata itiraz/ istinaf/ temyiz merci tarafından dikkate alınır mı? 55 Soru 12 HAGB kararı önce sanığa verilen kararların sanık tarafından temyizi sonrasında sanığa verilen HAGB kararının, bilahareaçıklanması aşamasında ALEYHE BOZMA YASAĞI olur mu? 56Soru 13 HAGB ye sadece sanık tarafından ACM ye yapılan itirazlarda ALEYHE BOZMA YASAĞI uygulanır mı? 61Soru 14 HAGB kararının açıklanmasına neden olan ihbara konu suçun sonradan UZLAŞMAYA, ÖN ÖDEMEYE, vs. Yasaldeğişikliğe uğraması halinde ne yapmak gerekir ? 63Soru 15 HAGB kararının açıklanmasına neden olan ihbara konu suçta, sanığın akıl hastası olması nedeniyle, sanığa CVYOkararı verilse de HAGBkararı açıklanır mı? 67Soru 16 HAGB ye konu suçun HAGB açıklama aşamasında ilk defa UZLAŞTIRMA kapsamına alınmışsa, HAGB kararını aynen açıklamak gerekir mi; yoksa atılı suçun uzlaşma kapsamına girdiğinden bahisle öncelikle UZLAŞTIRMA işlemini miyapmak gerekir? 69Soru 17 HAGB uygulaması noktasında sanığın suçtan doğan zararı karşılama iradesi ve ifadesi varsa, mahkemenin sanığa zararı ödemesi için bildirim yükümlülüğü var mı? 71Soru 18 Atılı suçta doğan zararın sanık tarafından karşılanmamasıhalinde sanığa HAGB verilebilir mi? 73Soru 19 Mağdurun zararının taksitler halinde ödenmesi koşulunabağlı olarak HAGB kararı verilebilir mi? 76Soru 20 HAGB da "manevi zarar" dikkate alınır mı? 80Soru 21 HAGBmaddi zararı mahkeme ne şekilde tespit eder? 83Soru 22 Bir sanığın yargılandığı dosyada birden fazla suç olur, bu suçlardan biri Yargıtay yüzü görür,gerisi HAGB olur ve dahasonra hagb açıklanırsa yargı yolu ne olur? 86Soru 23 İştirak halinde işlenen suçlardan, birden çok sanığın yargılandığı dosyada sanıklardan birinin dosyası Yargıtay yüzü görür, gerisi HAGB olur ve daha sonra HAGB alansanıkların dosyaları açıklanırsa yargı yolu ne olur? 94Soru 24 BAM’ lar yürürlüğe girmeden önce, bir şekilde Yargıtaya giden ve Yargıtayın ESAS yönden incelemediği dosyalarda verilen HAGB ler bilahare BAM’lar yürürlüğe girdikten sonraaçıklanarak verilecek kararların yargı yolu neresi olur? 101 Soru 25 HAGB kararı açıklamada yargı yolu ne olur ? 107Soru 26 HAGB kararında yer alan MÜSADERE hangi yargı yolunatabidir? 111Soru 27 HAGB kararında yer alan müsadere kararı ne şekilde infazedilir? 114Soru 28 TCK 191 inci maddesinde verilen zorunlu HAGB kararının denetim süresi içinde sanığın işlediği kasıtlı herhangi birsuçtan HAGB kararı açıklanır mı? 128Soru 29 Uyuşturucu kullanmaktan dolayı CMK 231 inci maddesi kapsamında HAGB kararı verilen sanığın denetim süresi içinde herhangi bir kasıtlı suç işlemesi halinde HAGB kararıaçıklanır mı? 134Soru 30 İkinci kez HAGB yasağı ne zaman uygulanır? 138Soru 31 141 HAGB açıklamaya konu ihbar suçu TAKSİRLİ suç iseHAGB kararı açıklanır mı? ....................................................................................Soru 32 HAGB ilamı olan birinin denetim süresi içinde TAKSİRLİ SUÇ tan mahkum olması halinde ikinci kez HAGB kararı verilebilir mi? Bir başka anlatımla da TAKSİRLİ SUÇLARDA birden fazlaHAGB kararı verilebilir mi? 144Soru 33 Adli sicilde bulunan ilamın tekerrüre esas alınmaması, vaki olmamış sayılması, ceza kararnamesi olması veya silinmeşartları oluşması HAGB verilmesine engel olur mu ? 146Soru 34 HAGB ihbarına konu suçun KESİN olması halinde de HAGBkararı açıklanır mı? 153Soru 35 HAGB koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında adli sicil kayıtlarında hangi tarih dikkate alınır? Bir başka anlatımla da suç tarihinden sonra kesinleşen ilamlar HAGB ye engel teşkileder mi? 162Soru 35 HAGB kararında belirtilen denetim süresi içinde kasıtlı suç işleme nedeniyle HAGB dosyasınınaçıklanma aşamasındakararı değiştirme imkanı var mı? 165Soru 37 Bir sanığa seçenek yaptırımı, erteleme ile HAGB verilmesi imkanı olduğunda öncelik kimdedir? Bir başka anlatımla da seçenekyaptırımı, erteleme ile HAGB yarışırsa öncelik kimde olur ? 173Soru 38 HAGB denetim süresinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle ihbar edilen kararda HAGB ise HAGB açıklanır mı? Bir başka anlatımla da ihbar edilen karar HAGB olması halinde deHAGB kararı açıklanır mı? HAGB, HAGB yi açıklatır mı? 176Soru 39 HAGB kararına itiraz edecekken, kanun yolunda yanılarak istinaf ve/veya temyiz edenin itiraz kanun yolu hakkı kaybolur mu? Yanlış merciye yasal süresinde başvuruhalinde ne olur ? 180Soru 40 HAGB itirazlarında itiraz merci HAGB yi hangi yönlerden inceler? 181Soru 41 HAGB itirazını değerlendiren itiraz merci asıl mahkemeyerine geçerek karar verebilir mi? 193Soru 42 HAGB kararlarında yargılamanın yenilenmesi olur mu? 207Soru 43 HAGB kararlarına karşı kanun yararına bozma yolunagidilebilir mi? 213Soru 44 HAGB açıklanmasına yer olmadığına kararlarına karşı hangiyargı yoluna gidilir ? 231Soru 45 HAGB kararında vekalet ücretine yer verilir mi? Sanığın birden fazla suçtan yargılanıp bir suçtan HAGB kararı alıp, geri kalan tüm suçlardan beraat alması halinde vekaletnameli müdafisiolan sanığa vekalet ücreti takdir edilir mi? 233Soru 46 HAGB kararı açıklandığında katılanın avukatı olması halinde katılan lehine yeniden vekalet ücreti takdir edilir mi? HAGB kararında vekalet ücreti takdir edilen katılana, HAGB kararınıaçıklamada da vekalet ücreti takdir edilir mi? 238Soru 47 HAGB açıklamasına neden olan olay sanığın tedbir ve denetim ihlali ise, sanık savunmasını almak elzem mi? Bir başka anlatımla da sanığın kasıtlı suç işlediğinden bahisle HAGB açıklama duruşmasına sanığa meşruhatlı davetiye yeterli görülür iken, sanığın denetim süresi içinde tedbir ve denetimi ihlal halinde mahkemenin HAGB açıklama duruşmasındasanığa meşruhatlı davetiye çıkarması yeterli olur mu? 248Soru 48 Mahkeme HAGB kararında sanığa CMK 231/8 inci maddesi gereğince denetimli serbestlik tedbirinde FİDAN DİKMEyükümlülüğü yükleyebilir mi? Yada mali/maddi külfet oluşturacak yükümlülük sanığa yüklenebilir mi? 251 Soru 49 HAGB kararında CMK 231/8 inci maddesi kapsamında Cumhuriyet Savcısının infaz yetkisini kısıtlayacak, hayatın olağan akışına, akla ve mantığa aykırı denetimli serbestliktedbiri uygulanması mümkün müdür? 258Soru 50 CMK 254 üncü maddesi kapsamında verilen HAGB ile CMK 231 inci maddesi kapsamında verilen HAGB arasında ne gibifark vardır? 266Soru 51 İnkılâp kanunlarında yer alan suçlarda HAGB kararıuygulanabilir mi? 271Soru 52 Atatürk 'ün hatırasına alenen hakaret suçlarında HAGB kararı verilebilir mi? 276Soru 53 Hukuk / idare hakimi,HAGB ile bağlı mıdır ? 279Soru 54 Sanık, HAGB yi kabul veya ret beyanından yargılama sürecinde dönebilir mi? Sanık hüküm kurulana kadar HAGByi kabul yada ret beyanından rücu edebilir mi? 307Soru 55 HAGB de zımnen kabul mümkün mü ? Sanık HAGB talep etmese ve aynı zamanda da karşı çıkmasa sanığa HAGBuygulanabilir mi? 314Soru 56 HAGB verilmesinde hakimin takdir hakkı var mıdır? CMK 231 inci maddesinde belirtilen objektif şartlar yönündenproblem olmayan her sanığa HAGB uygulanır mı? 322Soru 57 Askeri suçlarda HAGB uygulanır mı? 330Soru 58 HAGB dosyasında tutuklu kalınan sürelerin, başka suçtaninfaz edilen cezada mahsubu olur mu? 340Soru 59 6284 Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair Kanun Kapsamında olan suçlarda, mahkemece Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına/ İl Müdürlüğüne duruşma gününü bildirmeden, tebligat çıkarmadan, duruşmadan haberdar etmeden verilen HAGB kararının, bilahare sanığın denetim süresi için de denetim tedbirlerine uymaması yada kasıtlı suç işlemesi halindemahkeme HAGB kararını açıklar mı? 344Soru 60 HAGB açıklama sürecinde, mahkemenin HAGB kararını olduğu gibi açıklamak yerine delil değerlendirmesi yaparak yada yeniden delil toplayarak, kovuşturmayı derinleştiripgenişleterek sanığa BERAAT kararı verebilir mi? 347 Soru 61 Sanığa verilen kısa süreli hapis cezası HAGB verilmeden önce seçenek yaptırımlarına çevrildikten veya ertelendiktensonra, sanığa HAGB kararı verilebilir mi? 351Soru 62 HAGB kararı sanığın kasıtlı suç işlediğinden bahisle başka mahkemece yapılan ihbarla açıklandıktan sonra, sanığın HAGB ihlali yaptığını belirtilen başkaca mahkemelerden gelen ikinci, üçüncü vs. İhbarlar üzerine HAGB yenidenaçıklanır mı? HAGB de mükerrer açıklama olur mu? 357Soru 63 HAGB yürürlüğe girmeden önce kesinleşen, infaz edilen dosyalarda UYARLAMA yargılaması yapılarak HAGB kararı verilebilir mi? 362Soru 64 HAGB silah ruhsatı almaya engel midir ? 366Soru 65 SMU Seri Muhakeme Usulü ve BYU Basit Yargılama Usulüuygulanarak mahkumiyet verilen ilamlar HAGBihlalinde dikkate alınır mı? 374Soru 66 İcra İflas Kanununda yer alan suçlarda HAGB olur mu? 375Soru 67 HAGB ihbarına konu suçun TAZYİK/ DİSİPLİN SUÇU olmasıhalinde de HAGB kararı açıklanır mı? 377Soru 68 TCK 185 üncü maddesinde belirtilen İMAR KİRLİLİĞİNENEDEN OLMA suçunda HAGB kararı verilebilir mi? 379Soru 69 HAGB verilmiş bir dosyada CMK 141 inci maddesinde belirtilen koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talep edilebilir mi? 383Soru 70 BAM’lar tarafından verilen HAGB kararlarında ihlalolduğundan, HAGB kararlarını kim açıklar ? 387Soru 71 HAGB kararında katılan lehine takdir edilen vekalet ücretiilamlı icraya konur mu? 396Soru 72 Yabancı mahkemelerden verilen sabıka kayıtları HAGB ye engel teşkil eder mi; yabancı mahkeme ilamlarının HAGB yeetkisi denir? 401Soru 73 Mahkemeler sanık savunmasını almadan, delilleri toplamadan, mağdurları ve tanıkları dinlemeden HAGBkararı verebilir mi? 402Soru 74 Akıl hastası olan sanığa CMK 231 inci şartları da taşıyorsa öncelikle HAGB kararı mı verilmelidir, yoksa akıl hastası olması nedeniyle TCK 32, 57, CMK 223/3-a maddesigereğince CVYO güvenlik tedbiri mi kararı mı verilmelidir? 404 Soru 75 Kesinleşen HAGB kararlarına karşı Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yoluna ve/veya Avrupa İnsan HaklarıMahkemelerine gidilebilir mi? 406Soru 76 HAGB açıklama aşamasında görevli mahkeme değişirse HAGB kararını kim açıklar ? Görevli mahkeme mi, HAGBkararını veren mahkeme mi HAGB kararını açıklar? 413Soru 77 Kesinleşen, infaz edilen dosyalarda da yasal değişiklik gerekçe gösterilerek, uyarlama yargılaması yapılarak HAGBkararı verilebilir mi? 418Soru 78 HAGB kararı sonrasında sanığın denetim süresi içinde kasıtlı suç işlememesi, denetim süresinin dolması üzerine de; CMK 231/10 uncu maddesi gereğince verilen DÜŞMEKARARLARININ yargı yolu ne olur? 425Soru 79 HAGB kararı polis okulunda öğrenci olan kişinin okuldanatılmasına neden olur mu? 429Soru 80 HAGB açıklama aşamasında suça sürüklenen çocukların 18yaşını doldurması halinde zorunlu müdafiye gerekir mi? 436HAGB’YE YÖNELİK ELEŞTİRİLER, DÜŞÜNCELER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ 441ANAYASA MAHKEMESİNİN BİREYSEL BAŞVURU KARARLARINDAHAGB DEĞERLENDİRMESİ 10 BİREYSEL BAŞVURU KARARI 445 Türk Ceza Kanununun Millete ve Devlete Karşı Suçlar başlıklı dördüncü kısmının; dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci bölümlerinde düzenlenmiş olan Devletin Güvenliğine, Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine, Milli Savunmaya, Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ile Casusluk suçlarından hüküm giyen kişiler Devlet Memurları Kanununa göre memur olamazlar. Bu suçlardan hüküm giyenlerde verilen cezanın miktarı önemli değildir. Hükümlü bu suçlardan dolayı bir günlük ve ya hapis cezası alması önemli değildir. Hükmedilen bu ceza affa uğrasa dahi, yine de memur olamaz. Ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinden yararlanmış olan kişilerin henüz kesinleşmiş bir mahkûmiyeti olmadığından ve yine denetim süresini iyi halle geçirmiş olan kişiler hakkında da açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak davanın düşmesine karar verileceğinden bu kişilerin memur olmaları mümkündür. Zira haklarında kesinleşmiş bir mahkumiyet karar bulunmamaktadır. Danıştay 12. Dairesi 2013 tarihli bir kararında Sanık hakkında HAGB kararı verilmiş olmasının memuriyete etki etmeyeceği açıkça belirtilmiştir. Karar şu şekildedir. “657 sayılı Yasa’nın 48/A-5, 98/b maddeleri uyarınca tesis edilecek işlemlerin tamamen ceza yargılamasının sonucuna bağlı olması ve işlem tarihinde davacı hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı bulunması nedeniyle dava konusu hukuka uygun olarak tesis edilmiş ise de; mahkumiyet hükmü davacının başvurusu üzerine uyarlanmış ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi uyarınca davacı hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Hagb kararı verilmesi nedeniyle davacının memuriyet görevine son verilmesi hukuka aykırıdır Danıştay 12. Daire – Karar 2013/439. GİRİŞ Çağdaş ceza hukukunda, ceza veya cezai müeyyide yerine, daha kapsamlı bir kavram olan cezai sonuçlar kavramı kullanılmaya başlanmıştır. Cezanın yine temel kavram olarak korunduğu bu yeni sistem, faillerin farklı kişilik özelliklerine göre ödetici, tedavi veya ıslah edici yahut etkisiz hale getirici bir görevi yerine getirmeye daha elverişli olarak görülmektedir.[1] Zamanla verilen ceza, ceza hukukunun temel ilkelerinden olan ultima ratio ilkesi gereği son çare olarak uygulanmaya başlanmıştır. Cezanın elem ve ızdırap verici olma niteliği, yerini, daha faydacı ve rehabilite edici amaçlara bırakmaya başlamıştır. Günümüz modern ceza kanunlarında birkaç istisna hariç ceza müeyyidesinin en ağır uygulama biçimlerinden birisi olan hapis cezası da, bu yaklaşım kapsamında, tamamıyla ortadan kaldırılmaksızın, bazı şartların sağlanması halinde tutukevinde çektirilmekten sakınılmakta ve yerine; erteleme, şartla salıverilme, denetimli serbestlik, para cezalarına ve diğer seçenek yaptırımlara çevirme gibi yollara gidilmektedir.[2] I. BÖLÜM HAGB’NİN GENEL ÖZELLİKLERİ A. CEZA MUHAKEMESİ SİSTEMİMİZDE HAGB KURUMUNUN, DÜZENLENİŞİ VE TARİHSEL GELİŞİMİ Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kurumu, hukukumuza tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ile sadece 18 yaşından küçük sanıklar için uygulanabilirliği olan bir kurum olarak girmiştir. Sonrasında, 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan değişiklik ile 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen kurumun, soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabi suçlarla sınırlı olmak üzere yetişkin sanıklar için de uygulanabileceği kabul edilmiş, ancak aynı kanun ile Çocuk Koruma Kanunun 23. maddesinde yapılan değişiklik ile CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen kurumun uygulanma şartlarına atıf yapılmak suretiyle çocuk suçlular bakımından kurumun uygulanabilirlik alanı daraltılmıştır. tarih ve 5728 sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda Ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan değişiklik sonrasında ise, kurumun uygulanma alanı hem hükmolunacak hapis cezasının süresi artırılmak hem de takibi şikayete tabi olmayan suçlar da kapsama dahil edilmek suretiyle genişletilmiştir. B. HAGB KAVRAMININ TANIMI VE HUKUKİ NİTELİĞİ Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, bir suça ilişkin yapılan ceza yargılaması sonucunda sanığın suçlu bulunarak hakkında cezaya hükmedilmesi ancak hükmolunan cezanın açıklanmasının, belli koşulların gerçekleşmesine bağlı olarak belli bir süre ertelenmesi anlamına gelmektedir. Başka bir deyişle, mahkemece hükmedilen mahkûmiyet hükmünün sanık hakkında belli koşulların sağlanması halinde sonuç doğurmamasını ifade eder. Sanık hakkında yargılama tamamlanmakta, sanığın suçlu olduğu hakkında mahkemece kanaat hâsıl olmakla birlikte sanığa bir olanak daha tanınmakta, sanığın kanunda belirli şartlara uyması halinde tabiri caizse ona bir şans daha verilmektedir. Hukuki niteliğine gelecek olursak HAGB kurumu, CMK’da düzenlenmiş olmasına rağmen salt bir usul hukuku kurumu olduğu söylenemez. Doğurduğu sonuçlar itibariyle maddi ceza hukuku kapsamına girdiğinden aynı zamanda maddi ceza hukuku kurumu olduğu da söylenebilir. Zira, açıklanması geri bırakılan hüküm, sanığın yükümlülüklerine uygun davranmasıyla, denetim süresi sonunda düşmekte, bu suretle sanık ile ceza davası veya mahkumiyet kararı arasındaki ilişki tamamen kesilmektedir.[3] Dolayısıyla maddi hukuka ilişkin sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Kurumun yasalaşma aşamasında, örtülü af niteliği taşıdığı yönünde tartışmalar doğmuştur. Ancak, af kurumu, düzenlenme şekli ve yarattığı sonuçlar itibariyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumundan farklı mahiyettedir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması genel veya özel af niteliğini taşımaz. Zira af müessesesi, kendisine tatbik edilecek kimseler bakımından hak doğurmaktadır. Affın kapsam ve niteliğine göre kurumun uygulama alanı içerisinde kalan herkes istisnasız bu haktan faydalanmaktadır. Affın sanığa tatbiki hususunda hakimin takdir yetkisi bulunmamaktadır[4] HAGB KURUMUNUN ŞARTLARI 1. Sanık Hakkında Hükmolunan Cezanın 2 Yıl Veya Daha Az Süreli Hapis Cezası Veya Adli Para Cezası Olması Mahkemece uyuşmazlığın esasını neticelendiren kararlara hüküm denir. Ceza Muhakemesi Kanunumuzda beraat, davanın reddi ve düşmesi, ceza verilmesine yer olmadığı, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, mahkumiyet ve görevsizlik kararları hükümdür. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için de ceza yargılaması neticesinde öncelikle sanık aleyhine isnat edilen suçun sübuta ermesi ve bu nedenle sanık hakkında bir mahkumiyet hükmünün kurulmuş bulunması gerekmektedir. Eğer sanık hakkında mahkumiyet kararı dışında başkaca bir hüküm kurmak gerekmekteyse bu hallerde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyecektir. Sanığın üzerine atılı suç nedeniyle mahkemece yapılacak yargılama sonunda, 5237 sayılı TCK’nın 61. Maddesi dikkate alınarak sonuç ceza belirlenecektir. 5271 sayılı CMK’nın 231/5. Maddesinde düzenlendiği üzere hükmolunan ceza iki yıl veya daha az süreli hapis cezası veya doğrudan hükmedilen adli para cezası ise, 231. maddesinin 6. fıkrasında belirlenen şartların gerçekleşmesi halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilecektir. 2. Sanığın Daha Önce Kasıtlı Bir Suçtan Mahkum Olmaması Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı mahkum edilmemiş olması gerekmektedir CMK 236/6-a. Kanunda açıkça kasıtlı suçtan bahsedildiği için taksirle işlenmiş olan suçlar, kurumun uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir. Ayrıca sanığın daha önce işlemiş olduğu kasıtlı suçla ilgili olarak dava zamanaşımı süresinin dolması, suçun uzlaşmaya tabi olup sanığın uzlaşma gereklerini yerine getirmesi, kovuşturma aşamasında fiilin hukuki niteliğinin değişmesi ya da ön ödemeye tabi suçta ön ödeme tebliğine sanığın uyması halinde sanık hakkında düşme kararı verilmesi durumlarında da HAGB kararı verilebilir. Bunun sebebi ise sanık hakkında kasıtlı suçtan verilmiş bir mahkumiyet kararı olmamasıdır. Aynı husus genel affa uğrayan suçlar bakımından da geçerlidir. Ancak aynı durum özel affa uğrayan önceki mahkumiyet hükmü bakımından söylenemez zira genel af mahkumiyeti tüm sonuçları ile ortadan kaldırırken, özel af mahkumiyetin hukuki sonuçlarını etkilemeyecektir. Adli sicil kaydında yer alan mahkumiyet hükmünün, adli sicil kaydından silinebilme şartları oluşmuş olması halinde ise HAGB kararı verilebilmesi mümkündür. Ancak bu hususta Yargıtay CGK; mahkemenin sanığın yeniden suç işlemeyeceği konusunda bir kanaat edinmiş olması ve diğer şartların da gerçekleşmiş olması halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verebilmesinin mümkün olduğu ve fakat mahkeme aksi kanaatte ise gerekçesini belirtmek kaydıyla kurumun uygulanmasına yer olmadığına dair hüküm kurması gerektiğine ilişkin karar vermiştir.[5] 3. Mahkemece, Sanığın Kişilik Özellikleri İle Duruşmadaki Tutum Ve Davranışları Göz Önünde Bulundurularak Yeniden Suç İşlemeyeceği Hususunda Kanaate Varılması HAGB kararının verilebilmesi için kanunda düzenlenen ve şimdiye kadar incelediğimiz diğer şartlar objektif nitelikte iken mezkûr üçüncü şart sübjektif nitelik taşımaktadır. Bu şartın gerçekleşip gerçekleşmediğini değerlendirmek yargıcın takdirindedir. Hâkim bu değerlendirmeyi yaparken failin kişilik özelliklerini dikkate almalıdır. Ancak hâkime verilen takdir yetkisi, onun bu yetkiyi keyfi ve takdir hakkı sınırlarını aşar şekilde kullanmasına imkân vermemektedir. Hâkim, sanık hakkındaki kanaatini oluştururken dosyada mevcut olan bilgi ve belgelerden, varsa sanık hakkında derdest olan diğer soruşturma ve kovuşturma dosyalarının içeriğinden, adli sicil ve arşiv kayıtlarına esas ilamların içeriklerinden, sanık hakkında kolluk aracılığı ile düzenlenecek ekonomik ve sosyal durum araştırma raporundan ve duruşmadaki hal ve tavırlarından yararlanmalıdır. Hâkim bahsi geçen bu vasıtalar ile öncelikle “sanığın kişiliğini” saptayacak ardından vereceği kararın gerekçesinde HAGB kurumunu neden uygulamadığını veya neden uyguladığını belirtecektir. 4. Suçun İşlenmesiyle Mağdurun Veya Kamunun Uğradığı Zararın, Aynen İade, Suçtan Önceki Hale Getirme Veya Tazmin Suretiyle Tamamen Giderilmesi CMK’nın 231/6-c maddesinde Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesinde aranan koşullardan biri olarak suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi hükmü düzenlenmiştir. Madde metninde “zarar” kavramından bahsedildiğinden ceza muhakemesi sistemimizde zarar kavramından ne anlaşılması ve bu kavramın içerisine ne tür zararların dahil olduğu hususlarının aydınlatılması gerekmektedir. Zarar kavramı iki ayrımda ele alınabilir. Bunlardan birincisi maddi zarar iken ikincisi ise manevi zarardır. Maddi zarar; vuku bulan fiil neticesinde mağdurun ekonomik durumunda yaşanan gerileme veya azalmadır. Manevi zarar ise; mağdurun şahsına yönelmiş olan fiil neticesinde duyduğu elem ve ıstıraptır. Netice olarak manevi zararda, kişinin malvarlığında bir eksilme meydana gelmemekte, ancak kişilik haklarına iradesi dışında bir saldırı yönelmektedir. CMK’nın 231. Maddesinde kanun koyucu sadece zarar kavramından bahsetmiş, maddi veya manevi zarar ayrımı yapmamıştır. Maddi zararın mezkur madde kapsamında istenebileceği hususu tartışmasız iken manevi zararın ise hukuk mahkemeleri aracılığı istenmesi gerekmektedir. Manevi zararın, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kapsamında talep edilebileceği hususu kabul edilirse bu durumda mağdurun uğradığı zararın tazminine dair ölçütün ne olacağı konusunda belirsizlik meydana gelecektir. Binaenaleyh mağdurun uğradığı manevi zararın tespiti için ayrıca bir yargı kararına ihtiyaç duyulacaktır. Eski 765 sayılı TCK’nın yürürlükte bulunduğu dönemde manevi zararlar ceza mahkemesince tazmin edilebilmekteyken[6], yeni 5237 sayılı TCK ve ayrıca CMK uygulaması ile birlikte ceza yargılamasında, manevi zararın tazminine ilişkin bir zarar belirleme yoluna gidilmesi ya da buna hükmedilmesi olanağı bulunmamaktadır. Dolayısıyla manevi zararın tazmini HAGB kurumun kapsamına dahil olmadığından mağdur tarafından hukuk mahkemelerinden ayrıca istemde bulunulması gerekmektedir. Zarar kavramı ile ilgili değinilmesi gereken bir hususta CMK m. 231/9’dur. Buna göre “Suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle giderilmesine ilişkin koşulun, sanık tarafından derhal yerine getirilememesi halinde, mahkemece sanık hakkında, mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilecektir.” İşlemiş olduğu suç dolayısıyla meydana gelen zararı gidermek niyetinde olan sanığın yeterli ekonomik gücünün olmaması veya zararın fazla olması sebebiyle tek seferde karşılamasının güç olması durumlarında hâkimin belirleyeceği taksit sayısınca denetim süresi içerisinde ödenmesine karar verilebilecektir. 5. Sanığın Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına Karar Verilmesini Kabul Etmesi Sanığın HAGB kararını kabul şartı, tarihinde 6008 sayılı kanun ile Ceza Muhakemesi Kanunun 231. maddesinde yapılan değişiklikle hukukumuza girmiştir. Bu düzenleme uyarınca mahkemede sanık hakkında her ne kadar üzerine atılı suçu işlediği kanaati hâsıl olsa da HAGBnin sanık tarafından kabul edilmemesi durumunda HAGB kararı verilemeyecektir. III. BÖLÜM HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASINA BAĞLI TEDBİRLER 1. Genel Olarak Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi ile birlikte kurulan hüküm, sanık hakkında hukuk âleminde bir sonuç doğurmaz. CMK. m. 231, f. Ancak kanun gereği sanığın beş yıl süreyle denetime tabi tutulmasını gerektirir. CMK. m. 231, f. 8 Çocuk Koruma Kanunu’nun 23. Maddesine göre denetim süresi çocuklar bakımından 3 yıl olarak uygulanmaktadır. Sanığın kanunda belirtilen denetim süresine tabi tutulmasının yanı sıra mahkemece, gerekli görülmesi halinde bir yıldan fazla olmamak üzere belirleyeceği süreyle sanığın CMK’nın 231/8 maddesinin “a” ,”b “ ve “c “ bentlerinde düzenlenen denetimli serbestlik tedbirlerinden birine tabi kılınmasına da hükmedebilecektir. Sanık hakkında Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına bağlı olarak mahkemece uygulanmasına karar verilecek bu tedbirler, suç işleyenleri topluma yeniden kazandırmak, ıslah etmek maksadı taşıdıklarından güvenlik tedbirleri ile benzerlik göstermektedirler. Ancak güvenlik tedbirlerinin düzenlendikleri kanunlarda belirtilen şartların varlığı halinde uygulanmalarının zorunlu olması niteliğinden ötürü bu tedbirlerden farklılık arz etmektedirler. 2. Sanık Hakkında Uygulanabilecek Denetimli Serbestlik Tedbirleri A. Sanığın Bir Meslek Veya Sanat Sahibi Olmaması Halinde, Meslek veya Sanat Sahibi Olmasını Sağlamak Amacıyla Bir Eğitim Programına Devam Etmesinin Sağlanması Hâkim, sanığın, işlediği suçun sonuçlarını kavrayabilmesini, bu suçtan pişmanlık duyup ıslah olmasını, cezaevinin olumsuz etkilerinden uzakta sosyalleşerek yeniden topluma kazandırılmasını, aynı zamanda sanığın bir meslek ve sanat sahibi olarak toplumda kendine yeniden yer bulmasını sağlamak amacıyla sanık hakkında bu yükümlülüğün uygulanmasına karar verebilecektir. B. Sanığın Bir Meslek Veya Sanat Sahibi Olması Halinde, Bir Kamu Kurumunda Veya Özel Olarak Aynı Meslek Veya Sanatı İcra Eden Bir Başkasının Gözetimi Altında Ücret Karşılığında Çalıştırılması Sanığın cezaevinde olması halinde ekonomik olarak başkalarına tabi ve darboğaz içinde yaşaması engellenerek kendi geçimini kendisinin sağlaması ve aynı zamanda cezaevinin sosyal ve ekonomik hayatı üzerinde yaratacağı olumsuz etkilerinden de korunması amacı ile bu tedbir öngörülmüştür. Özellikle genç suçlular açısından kamu hizmetinde çalıştırma denetimli serbestlik tedbiri, rehabilite edici özelliğinin yanında toplum zararının giderilmesine yönelik aktif olarak katılma amacına hizmet eder. C. Sanığın Belli Yerlere Gitmekten Yasaklanmasına, Belli Yerlere Devam Etmek Hususunda Yükümlü Kılınmasına Ya Da Takdir Edilecek Başka Yükümlülüğü Yerine Getirmesine Hükmedilmesi Bu tedbir uyarınca hâkim, sanığın, suç işlemesini tetikleyecek, suça azmettirecek veya teşvik edecek yerlerden gitmesini alıkoyabilir. Tedbir ile birlikte sanığın zararlı alışkanlıkları edinebileceği yerlere gitmesi önlenebileceği gibi onu suça iten çevresel, psikolojik, sosyal veya ekonomik etkisi bulunan yerlere gitmesi de yasaklanarak sanığın ıslah olmasına ve suça meyli varsa onun ortadan kaldırması amacına da hizmet eder. Ayrıca sanığın sosyal gelişimi üzerinde olumlu etki yaratan yerlere gitmesine devam edilmesi kararı da alınabilir. 3. Denetim Süresi İçinde Kasten Suç İşlenmesi Veya Tedbirlere İlişkin Yükümlülüklere Uyulmaması Sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir. CMK m. 231/11 HAGB KARARI VERİLEMEYEN HALLER 1. Uzlaştırmaya Tabi Suçlar Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kurumunun koşullarını oluştuğu hallerde aynı suç bakımından uzlaştırma uygulanması mümkün ise de uzlaştırmanın önceliği vardır CMK Taraflar kovuşturma evresinde dosyanın gönderildiği uzlaştırma bürosunca uzlaştıkları takdirde CMK m. 254/1 edimin yerine getirilmesi ileri tarihe bırakılır, takside bağlanır veya süreklilik arz ederse sanık hakkında CMK m. 231’deki koşullar aranmaksızın HAGB kararı verilir. Bu durumda sanık uzlaştırmanın gereklerini yerine getirmezse, mahkeme CMK m. 231/11’deki şartları aramaksızın hükmü açıklarCMK [7]. 2. Devrim Kanunları Ve Çek Kanunu Anayasanın 174. Maddesi uyarınca koruma altına alınan İnkılap Kanunlarında yer alan suçlara ilişkin HAGB uygulanamaz. CMK Ayrıca 678 sayılı kanunla değişik Çek Kanunu’nun 5/10. Maddesi uyarınca karşılıksız çek keşide etme suçunda da HAGB uygulanmayacaktır. V. BÖLÜM Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararın Verilmesi Usulü Ve Karara Uymanın ve Uymamanın Sonuçları Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, sanığın suçlu olduğunun saptanması halinde, hâkim, sanığın işlediği suçu tespit edip TCK.’nun 61. maddesinde belirtilen nedenleri göz önünde bulundurarak sonuç cezayı belirleyerek CMK’nun 232. maddesinde belirtilen hususları da kapsar şekilde bir karar oluşturacaktır. Karardan bir suret ise, gereğinin ifası için Cumhuriyet başsavcılıklarına, oradan da ilgili denetimli serbestlik şube müdürlüğüne gönderilecektir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları, bu kararlara mahsus sisteme kaydedilir ve bu kayıtlar ancak bir soruşturma veya kovuşturmayla bağlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenmesi halinde görülebilirler. CMK. M. 231/13 Sanığın 5 yıllık denetim süresi içerisinde kasıtlı herhangi bir suç işlememiş olması ve belirlenmiş denetimli serbestlik tedbirlerine ilişkin yükümlülüklere uygun davranması halinde açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hüküm kaldırılarak davanın düşmesine karar verilecektir.CMK. m. 231/10 Hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanık, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlerse, açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hüküm açıklanacaktır. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir CMK. m. 231/11. İşlenecek olan suçun kasıtlı bir suç olması kanunda açıkça düzenlenmiş olduğundan taksirle bir suçun işlenmesi halinde kanun gereği hükmün açıklanması kararı verilemeyecektir. VI. BÖLÜM HAGB KARARINA KARŞI KANUN YOLU DENETİMİ Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararına itiraz edilebilir CMK . Ancak sanık yeniden kasıtlı bir suç işlerse, açıklanan hükme karşı veya suç işlemediği için verilen düşme kararına karşı, genel hükümler uyarınca istinaf/temyiz yoluna da başvurulabilir. İtirazı inceleyen merci hem maddi meseleyi hem de hukuki meseleyi inceler bunlardan birinde hata olduğunu görürse ilk verilen kararı kaldırır ve yerine kendisi karar verir CMK .[8] SONUÇ Hukukumuza yakın tarihte girmiş olan ve girmesiyle beraber kamuoyu ve hukuk camiasında dolaylı af etkisi taşıdığı iddia edilerek önemli tartışmalara yol açan HAGB kurumu, çoğu ülkenin ceza kanunundan daha sert düzenlemeler içeren ceza kanunumuzun, bu sert etkilerini sanık lehine olumlu olarak değiştirmiştir. Önceki bölümlerde ifade edildiği üzere modern ceza hukukunda artık cezai sonuçlar kavramı önem kazanmış ve cezai müeyyidelerin elem - ıstırap verici olmasının yanı sıra ıslah edici nitelik taşıması hususu önem kazanmıştır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu ile de öngörülen denetimde hem cezanın bireyselleştirilmesi sağlanmakta hem de sanığın ıslahı söz konusu olmaktadır. Kanaatimizce kurum tüm yönleriyle değerlendirildiğinde ceza adaletini, sanığın ıslahını ve toplum barışını tesis eder nitelikte faydalı bir düzenlemedir. Stj. Av. Fatih YILDIRIM KAYNAKÇA Alçiçek, Mehtap, “Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması’’, Ankara Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, 2011 Aras Bahattin, “Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kurumu ve Uygulamadaki Sorunlar”, Terazi Hukuk Dergisi, Haziran 2008. Artuç Mustafa, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması, Adalet Yayınevi, Ankara, Eylül 2015. Centel, Nur – Zafer, Hamide – Çakmut, Özlem Türk Ceza Hukukuna Giriş, 5. Bası, Ankara 2008 Doğan Koray, “Ceza Muhakemesinde Hüküm”, Ceza Hukuku Dergisi, Ağustos 2008. Horozgil, Denizhan, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması, Ankara Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, 2016 Kırmızı Dağ, Yüksel, Ceza Muhakemesi Hukukunda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması, Dokuz Eylül Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi Çalışması, 2009 Koca Mahmut/Üzülmez İlhan, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, Seçkin Yayınevi, 1. Baskı, Ankara, Nisan 2008. Toroslu, Nevzat - Toroslu, Haluk, Ceza Hukuku Genel Kısım, Savaş Yay., Ocak 2015 Töngür Ali Rıza, Ceza Hukukunda Yeni Boyutlarıyla Erteleme, Adalet Yayınevi, Ankara, Nisan 2009 Öztürk, Bahri – Erdem, Mustafa Ruhan Uygulamalı Ceza Hukuku ve Güvenlik Tedbirleri Hukuku, Seçkin Yay., 11. Baskı, Ankara 2011. Yenisey & Nuhoğlu Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayınevi, Ankara, Ağustos 2019 - [1] TOROSLU, Nevzat - TOROSLU, Haluk, Ceza Hukuku Genel Kısım, Savaş Yay., Ocak 2015, s. 17. [2] DÖNMEZER, Sulhi - ERMAN, Sahir, Nazari ve Tatbiki Ceza Hukuku, C. II, Beta Yay., İstanbul [3] Töngür Ali Rıza, Özsoy, [4] Erem Faruk/Danışman Ahmet/Artuk Mehmet Emin, [5]“Adli sicilde silinme koşulları oluşmuş bir mahkûmiyet ister adli sicilden silinmiş olsun, isterse silinmemiş bulunsun, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yasal engel oluşturmayacaktır. Ancak bu husus, sanığın suç işleme hususundaki eğilimini belirlemek yönünden yargı makamlarınca değerlendirmeye tabi tutulabilecektir. 3682 sayılı Adli Sicil Yasası döneminde oluşan adli sicil kayıtlarında, silinme koşullarının oluşup oluşmadığı ve sanığın adli sicil kaydının bulunup bulunmadığı adli sicil kaydının incelenmesi suretiyle saptanabilmekte ise de, 5352 sayılı Adli Sicil Yasasının 9. maddesi uyarınca oluşturulan adli sicil kayıtları ceza veya güvenlik tedbirlerinin infazının tamamlanması ile Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinerek bu kayıtlar arşiv kaydına alınacağından, sanığın daha önce suç işleyip işlemediğinin saptanabilmesi için adli sicil kaydının getirilmesi yeterli olmayıp, anılan Yasanın 9. maddesi uyarınca arşiv bilgilerinin de istenmesi gerekmektedir.” Y. CGK. 2006/ E., 2008/25 K., [6] 765 sayılı TCK “Emvalin istirdadından ve uğranılan zararların tazmininden başka bir şahsın veya bir ailenin şeref ve haysiyetini ihlal eden her nevi cürüm ve kabahatlerde bir güna maddi zarar vukua gelmese bile mahkeme mağdurun talebine mebni manevi zarar mukabili olarak muayyen tazminat ifasında hüküm edilebilir.” [7] Yenisey & Nuhoğlu Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayınevi, Ankara, Ağustos 2019, [8] Yenisey & Nuhoğlu Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayınevi, Ankara, Ağustos 2019,

hükmün açiklanmasinin geri birakilmasi soruları