Yorum: Doğmadan ölen bebek. arifselim. Aleykum selam. Eğer gömmüşlerse veya ne yaptıklarına dair onlardan bilgi alma hakkınız vardır. Ona yinede en azından isim koyabilirsiniz. Geçmiş olsun. Bu kategoride yer alan Akran Zorbalığı için dua başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Oğlan kıza boynundan sarılmıştı, kız oğlana belinden. Boyları arasında dört, bilemedin beş parmak fark vardı: Oğlan azıcık uzundu. Lise son ya da üniversitenin başındaydılar. Sapına kadar gençtiler. Gençlik fışkırıyordu, akıyordu, sel olup tüm mazgalları taşırıyordu, dinmiyordu, boğuyordu yüzme bilmeyenleri ve
Hıdrellez günü gün doğmadan eve getirilen suyla yoğurt tutturulabilir, mayaya gerek yoktur.Hıdrellez günü gün doğmadan akarsuda yıkanılırsa insan sağlıklı olur. · Hıdrellez günü gün doğmadan eve mutlaka bir testi su getirilmelidir. Bu suyun sağlık vereceğine inanılır.
TC. Ticaret Bakanlığı
Ramiz Dayı Şiir. Hayatın kuralı bu yeğen, ne kadar uzağa gidersen git başladığın yere dönersin sonunda. Ne kadar değişirsen değiş, nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı. Ne kadar terbiye etsen de susturamazsın içindeki canavarı. Nereye gidersen git yeğenim şunu unutma, herkes gün olur evine geri döner.
kaybolmuşadama soruyorum bu yol nereye gider . bir keman melodisi bulaşa bulaşa akıyor asfalta, kuşlar içiyor kuşlara soruyorum bu yol nereye gider. kenarda kurumuş görünmekten vazgeçen bir meşe meşe de dal, dal da budak, budak da küf, küfe soruyorum bu yol nereye gider . boylu boyunca çürümüş bir ceset doksanı devirmiş
Wdqo0VT. Bebek Sonrası değişen aile dinamiklerine eşler olarak yeniden nasıl adapte olabilirsiniz? Sıkça karşılaşılan sorunlara kısa önerilerBebek sahibi olmak evliliğinizde karşılaşabileceğiniz en önemli ve en büyük sınavlardan biridir. Bebek için kurduğunuz hayaller, yaptığınız hazırlıklar büyük bir heycanla geçerken bebek doğduktan sonra işlerin bir anda nasıl değişeceği hiç aklınıza gelmez. Eşiniz eskiden tanıdığınız kişi değil sanki!! Oysa ailenizin yeni üyesi için yaptığınız hazırlıklar gibi, bebeğinizin doğumundan sonra evliliğinizi bu yeni sürece hazırlamak ve karı-koca ilişkinizi yeniden yapılandırmak gerekliliği aklınızdan bile geçmemiştir! “Aşık olduğunuz kişiyle aile olmayı hiç böyle hayal etmemiştiniz!” Bebek doğduktam sonra evliliğinizde her şeyin eskisi gibi olmasını beklemeniz en büyük yanılgılardan biri olacaktır. Artık ailenizin yeni bir üyesi var, minicik savunmasız ve tamamen size muhtaç bir bebek… Eşinizle pek çok konuda hemfikir olmadığınız durumlar olacaktır elbette; ancak insanlar çocuk sahibi olunca ebeveyn olurlar, başka bir insan değil. Eşinizle ilgili sevdiğiniz, onunla bir hayat geçirme kararı almanıza neden olan özellikleri hala orada ve bir de bebeğiniz var. Ve şimdi bir çok araştırma, özellikle ilk bebek doğduktan sonra çiftlerin evlilik ilişkilerinden elde ettikleri tatminin düşüşe geçtiğini gösteriyor. Uykusuz geceler, bebeğin altını kimin değiştireceğiyle ilgili tartışmalar vs. evlilik ilişkisinin tadını kaçırabiliyor. Evet bebek neredeyse bütün enerjinizi ve zamanınızı alacaktır; ama iyi haber şu ki bebeğinizin doğumundan sonra evliliğinizi güçlendirmek için fazla bir enerji ve zaman harcamanıza gerek yok! Yapmanız gereken en önemli şey eşinizle bağlarınızı, iletişiminizi koparmadan, kendinizi ve eşinizi hırpalamadan devam etmek için biraz çabalamak o kadar! Bu çaba evliliğinizi öncesinden bile daha iyi hale getirecektir. Yani denemeye değer!Yeni bebek dünyaya geldikten sonra eşler arasında yaşanan tartışmaların en önemli nedenlerinden biri hangi patnerin bebek ve ev için ne yaptığıdır. Evin faturalarının ödenmesinden, bebeğin doktor randevularına, sabah 4’te bebekle kimin ilgileneceğinden çöpleri kimin çıkaracağına kadar pek çok iş sizi bekliyorken en ufak bir aksaklık bile gözünüzde büyüyordur. Yapılacak en kolay ve yardımcı şey her görev için günlük-haftalık-aylık görev dağılım listeleri hazırlamak ve bunlardan kimin sorumlu olduğunu anne bebeğin bütün sorumluluğunu kendisi almak ister. Bebeği için yapılacak her şeyin en iyisini kendisi yapacakmış gib hissedebilir; bebeğinin sadece kendisine ihtiyacı olduğunu düşünebilir. Oysa bebeğe bakmak, onu beslemek, gazını çıkarmak, bezini değiştirmek, uyutmak vs… sadece sizin değil aynı zamanda yeni baba olan eşinizin de sorumluluğudur. Ve evet emin olun o da sizin kadar istekli olacaktır! Bebeğin doğumundan sonra en çok yapılan hatalardan biri kadının kendini tamamen bebeğe adaması ve erkeği bu sürecin dışına itmesidir! Eşlerin görev ve sorumluluk paylaşımı yapmaları; birbirlerine katkı koymaları hem anne-baba hem de aynı zamanda karı-koca olmaya çalışan çiftlerin evlilik ilişkileri için önemlidir. Bütün sorumluluğu üstlenmek yerine eşinize öğrenmesi için yardımcı olun ve ona güvenin. Bu durum sizin için de büyük kolaylık sağlayacaktır. Üstelik bu paylaşımlar eşinizle birlikte zaman geçirmeniz aynı zamanda yeni bebeğinizle birlikte aile olmayı keşfetmeniz ve deneyimlemeniz için güzel fırsatlar hormonlar! Kadınlar ve erkekler yeni bebeğe adaptasyon sürecini farklı şekillerde yaşarlar. Hamilelik süresince ve doğumdan sonra kadın bedeni yüzlerce değişimden geçer. Bu fizyolojik değişimlerle birlikte bir de uykusuzluk… Bu süreç kadınlar ve erkekler arasında büyük bir gerginliğe neden olabilir.“Kocanıza katlanamıyorsunuz!”Ve evet eşiniz eskiden tanıdığınız adam ama siz ona artık katlanamıyorsunuz. Doğumdan sonra meydana gelen fizyolojik değişimler, hormonlar, uykusuzluk ve yorgunluk kadınların eşlerine olan töleranslarının azalmasına neden olabilir. Bu durum boşanmak için yeterli bir neden değil, buna “Lohusalık Sendromu” diyorlar! Eğer bu süreci eşinizle birbirinizden uzaklaşmadan ve birbirinizi hırpalamadan geçirmek istiyorsanız işte birkaç tavsiye Kadınlara düşen görev tepkilerini, ya da sabırsızlıklarını fark edince “hormonlar”ını hatırlamak olabilir! Tepki göstermeden, ya da öfkelerini yansıtmadan önce kendilerine “evet işte yine hormonlarım konuşuyor!” gibi eğlenceli hatırlatmalar yapmaları; erkeklerin ise bu geçici süreçte eşlerine karşı daha anlayışlı ve sabırlı olma konusunda çaba göstermeleri işe bu yeni sürece ve bebeğe adapte olmaya çalışırken kendinize zaman ayırmayı da ihmal etmemelisiniz. Bunun için yardım istemekten çekinmeyin ya da size sunulan yardım tekliflerini geri çevirmeyin. Yardım almak sizin yetersiz bir anne ya da baba olduğunuzu göstermez; aksine küçük de olsa başkalarından destek almak kendinize biraz boş zaman yaratmak için fırsatlar doğuracaktır. Unutmayın ki önce siz iyi olmalısınız ki sonra yeterli bir anne/baba ve eş olabilesiniz. Kendinize zaman yaratın. Eğer bütün gününüzü sadece bebeğiniz için bir şeyler yaparak geçiriyorsanız, bu sizin kendinizle zaman geçirmek için olan heycanınızı bile azaltacak; dolayısıyla eşinize bile zaman ayırmak istemeyeceksiniz. Bunun için kısıtlı zamanlarda yapabileceğiniz, kendinizi iyi hissettirecek, size keyif veren etkinliklerin listesini hazırlayıp buzdolabına ya da bir panoya asmak iyi bir yöntem olabilir. Bebek uyurken e-postalarınızı kontrol edin ya da sevdiğiniz o diziyi izlemeye devam edin. Bebeğiniz uyurken siz de kestirmeye çalışın, kendiniz için alışveriş yapın, yoga yapın ya da kitap okumak için zaman ayırın. Size kendinizi iyi hissettirecek ne varsa her gün yapmaya devam edin. Aynı zamanda eşinizin de kendine zaman ayırmasını anlayışla karşılayın; bırakın bisiklet sürmeye devam etsin, futbol maçlarını izlesin ya da ona kendini iyihissettirecek ne yapmak istiyorsa yapsın. Böylece kendinizi yenilenmiş olacak, dinlenmiş, daha enerjik ve mutlu hissedeceksiniz.“Ben”e zaman ayırdığınız gibi eşinizle birlikte “karı-koca” olarak bir şeyler yapmak için de zaman ayırın. Anneannneler ya da babaaneneler ne güne duruyor, ya da bebek bakıcıları? Bebek doğduktan kısa bir süre sonra eşinizle bebeğinizden uzak, baş başa kısa süreli de olsa, evden dışarıda zaman geçirmek için çaba gösterin. Hızlı bir akşam yemeği, bir kahve ya da kısa bir yürüyüş belki. Gün içinde sohbet etmek için kendinize zaman ayırın, gününüzü paylaşmak için bulaşıkları birlikte kaldırın ya da bebeğinize akşam banyosunu birlikte yaptırın. Anne ve baba olmanın yanında önce karı ve koca olduğunuzu unutmamalısınız.[newsbox style=”nb4″ title=”POLİ 286″ display=”tag” tag=”286″ number_of_posts=”5″ sub_categories=”no” show_more=”no” post_type=”post”]
Yeni doğan bebek için para annelerin yaptıkları her doğum başına bir kez olmak üzere ödenmektedir. Bu ödemenin yapıldığı kurum Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığı’dır. Yeni doğan bebek parası için yapılacak olan ödeme ailenin kaç çocuğa sahip olduğuna bağlı olarak artmakta ya da azalmaktadır. Aileye ödenecek bebek parası en fazla üçüncü bebek doğduğunda uygulanmaktadır. Bebek parasını alabilmek için devleti istediği birtakım şartlar bulunmaktadır. Bu şartlar aşağıda maddeler halinde ifade edilmiştir Çalışan ya da çalışmayan tüm anneler bebek parası ödeneğini yapan annelerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması gerekmektedir. Eğer anne Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil ise ve bir mavi karta sahip ise yine ödenekten parası desteği almak için annelerin kuruma bizzat başvuruda bulunması yararlanmak isteyen anneler doğumlarını tarihinden sonra yapmış sonucunda fetüs öldü ise devlet tarafından yardım yapılamamaktadır. Toplam yeni doğan bebek parası her yıl Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığı tarafından güncellenmektedir. Ailelere verilecek bir defalık ödenek sayesinde aileler bebeklerinin doğum masraflarını karşılayabilmektedir. Aşağıda yeni doğan bebekler için verilecek tutarların detayları yer almaktadır Yeni doğum yapmış anneler dünyaya getirdikleri ilk bebek için 300 TL alabilmektedir. Bunun için annenin Bakanlık’a bizzat gitmesi gerekmektedir. Annelerin ikinci doğumları için ise devlet bebeğe 400 TL vermektedir. Aile üçüncü bir çocuk düşünüyor ise devlet üçüncü çocuğun canlı doğumu sonunda aileye 600 TL Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığı tarafından bizzat yatırılmakta olup annenin ya da babanın banka hesabına aktarılmaktadır. Aile dilerse parayı PTT şubelerine müracaat ederek de çekebilmektedir. Yeni Doğan Bebek Parası Başvurusu Nasıl Yapılır? Yeni doğan bebek parası için müracaat etmek isteyen vatandaşlar müracaatlarını şehirlerinde yer alan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Müdürlüğü’ne ya da bağlı bulunduğu bir Sosyal Hizmet Merkezi’ne giderek yapabilmektedir. Başvuru yapılmadan önce ailelerin nüfus müdürlüklerine gitmesi ve nüfus müdürlüklerinden bebekleri için geçici bir belge almaları gerekmektedir. Bunun nedeni kurumların yeni doğan bebek ödeneği verebilmek için bebeğin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasına ihtiyaç duymasıdır. Bebek parası başvurusu için kurumun istediği belgeler şu şekildedir Yeni doğan her bir bebeğin kimlik bilgileriAnnenin kimlik bilgileriAnnenin doğum yaptığına dair belgeBebek için yardım başvurusunda bulunulduğuna dair dilekçe Anne ya da bir başkası tarafından doldurulabilmektedir. Dilekçe üzerinde mutlaka anneye dair kimlik bilgileri yer almalıdır. Ayrıca yeni doğan bebeğin bilgileri ve annenin çalışma durumu gibi bilgiler de dilekçe üzerine işlenmelidir.Yeni Doğan Bebek Parası Nasıl Alınır? Yeni doğan bebek için ödenek almak isteyen vatandaşlar paranın IBAN numaralarına yatıp yatmadığını kontrol edebilmektedir. Doğum sonrasında nakit olarak yatırılan bu yardımın bebek doğumundan yaklaşık bir ay sonra yattığı bilinmektedir. Bebek parasını almak isteyen annelerin kendi isimlerine PTT bankası üzerinden bir hesap açması gerekmektedir. Anneler paranın yatıp yatmadığını kontrol etmek için aşağıdaki adımları uygulayabilir Bebek doğduktan yaklaşık bir ay sonra anneler bizzat PTT şubesine gidebilmektedir. PTT görevlilerine hesap numaralarını vererek paranın yatıp yatmadığını kendi kimlik numaraları üzerine e-devlet hesapları var ise e-devlet ana sayfasından paranın yatıp yatmadığı kontrol bankaya gitmeden de paranın yatıp yatmadığına bakabilmektedir. Bunun için 44 17 88 numaralı telefon numarasını arayarak PTT müşteri temsilcileri ile görüşülebilmekte ve detay elde kendi akıllı telefonlarına PTT mobil uygulamasını yükleyerek de bebek parasının yatıp yatmadığına bakabilmektedir. PTT uygulaması yüklendikten sonra annelerde kimlik numaraları ya da hesap numaraları istenmektedir. Buna ek olarak annelerin 6 haneli bir şifre belirleme gerekmektedir. Belirlenen şifre ile hesapta olan toplam tutar paralarının yattıklarını gördüklerinde kendilerine en yakın PTT ATM’sinden ya da PTT şubesinden paralarını çekebilmektedir. Yeni Doğan Bebek Parası Ne Zaman Alınır? Yeni doğan bebeklerin parasını alma zamanı bebeklerin doğumundan yaklaşık bir ay sonrasına tekabül etmektedir. Anneler bebeklerini doğurduktan sonra devlet tarafından bir ödenek ile ödüllendirilmektedir. Devletin bebeklerin ihtiyaçlarını karşılayabilmek adına oluşturduğu ödenek yeni doğan bebek parası olarak bilinmektedir. Devlet her bir bebek için farklı ödenek yapmaktadır. Aşağıda bebeklerin alacakları ödenek miktarı yer almaktadır Birinci doğum için 300 TL ödenek,İkinci doğum için 400 TL ödenek,Üçüncü doğum için 600 TL ödenek Doğan Bebek Parası Ne Zaman Yatar? Yeni doğan bebeklerin parasının yatma zamanı ortalama olarak bir ay içinde gerçekleşmektedir. Doğumun hemen sonrasında Bakanlık’a yapılan başvuru sonucuna göre annelere bir defalık ödenek verilmektedir. Annelerin PTT bankasından ödeneği çekebilmesi için karta ihtiyaç bulunmamaktadır. Bir anne kendi kimlik belgesini götürerek bankadan bebeği için yatırılan ödeneği çekebilmektedir. Bebek parasının yatıp yatmadığını sorgulamak için aşağıdaki yerlere başvurulabilmektedir PTT Müşteri İletişim Merkezi aranarak annenin IBAN numarasına para yatıp yatmadığına bakılabilmektedir. Görevliye anneye ait banka kartı bilgileri verilmeli ve hesap hareketlerinin kontrolü ATM’lerine gidilerek hesabın mevcut para durumu kontrol edilebilmektedir. Bunun için karta haneli şifre şubelerine bizzat giderek paranın yatıp yatmadığına bakılabilmektedir. Yeni Doğan Bebek Parası Dilekçesi Nasıl Yazılır? Yeni doğan bebekler için dilekçe ve doğum raporunun Doğum Yardım Yönetmeliği’nin dördüncü maddesi uyarınca ilgili kuruma teslim edilmesi gerekmektedir. Kurum tarafından bebek yardımı için istenen belgeler aşağıda listelenmiştir Bebek yardım parası için dilekçeAnnelerin doğum raporuYeni doğan bebek kimliğinin ön ve arka yüz fotokopisiYeni doğan bebeklere ödenek talep etmek için dilekçenin doğru şekilde yazılması gerekmektedir. Dilekçe, bağlı bulunan valiliğin adı ile başlamalı, başvuru tarihi ve numarası kâğıdın sağ üst köşesine yazılmalıdır. Bunlara ek olarak dilekçede yer alması gereken bilgiler aşağıda özetlenmiştir Annenin isim ve soy ismiAnnenin kimlik numarasıYeni doğan bebeğin kimlik numarasıAnnenin başka çocukları var ise onların kimlik numarasıDoğum yapan kişinin kamuda çalışan olup olmadığının bilgisiÖdenek için başvuran kişinin adı ve soyadıÖdenek için başvuran kişinin imzasıDilekçe üzerinde tüm bu detaylar yer almalı ve dilekçe yazıldıktan sonra ilgili Valilik’e teslim edilmelidir. Yeni Doğan Bebeklere Hangi Yardımlar Yapılıyor? Yeni doğan bebekler için yardım ödenekleri arasında nakit yardımının yanı sıra mama ve bez yardımı da yer almaktadır. Her bebek için farklı tutarda yatırılan yeni doğan bebek parası bebeklerin ihtiyaçlarını karşılamak için verilmektedir. Bebeklerin bez ve mama ihtiyaçlarını karşılamak adına devlet tarafından ailelere mama ve bez yardımı da yapılmaktadır. Mama ve bez yardımı için başvuru yapılabilecek kurumlar aşağıda yer almaktadır Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet MüdürlükleriKaymakamlık binaları içerisinde aktif faaliyet gösteren Sosyal Hizmet MüdürlükleriAile Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma VakıflarıMahallelerin muhtarları. Aileler bebekleri için mama ve bez talebinde bulunmak için mahalle muhtarlarına gidebilmektedir. Bunun için muhtara yeni doğum yapıldığına dair belge ve anne ile bebeğe ait kimlik kart fotokopileri götürülmelidir.SGK Tüp Bebek Şartları Nedir, Masrafları Karşılıyor mu ? E-Devlet Süt Parası Emzirme Ödeneği Sorgulama SGK Çocuk Yardım Parası Ne Kadar, Nasıl Alınır? 12 yıldır SGK , SSK ve Emeklilik konuları ile ilgili içerik yazmaktayım. Yetkin olduğum konular ile ilgili kullanıcılarını bilgilendirme çabası içerisindeyim.
Herkes hamile olduğunu öğrendiği andan itibaren bebeği için en iyisini ona sağlamak ister. Hamilelik öyle kolay bir süreç değil. Hele ki hamile bir kadının hormonlarıyla başa çıkmaya çalışırken çok zor bir süreç. Sizin için dünyanın en önemli varlığını yaşama hazırlamak tabii ki kolay değil. Verilmesi gereken kararlar, yapılması gerekenler, yapılmaması gerekenler, gelişimine faydalı vitaminler doğal yiyecekler havalarda belki de en kritik karar. Bebek nasıl doğmalı?Bu karar her şey yolunda olduğu sürece ebeveynlere kalan bir karar. Yoksa en önemlisi sağlıklı bir şekilde doğması. Ama karar bize kaldığında korku, endişe, tedirginlik hepsi bir yumak olur, kafamızda dolaşmaya başlar. Hele düşünülen şey normal doğumsa, herkesin anlatmaktan çekinmediği kötü bir doğum anısı anne , hormonları alt üst olan kadın, sana bir şey söylemem lazım. Unutma çok güçlüsün! Bunu hatırlamanın tam zamanı. O karnında ki minik mucizeye can vererek zaten en zor şeyi yapıyorsun. Doğumdan mı korkacaksın? Unutma, o miniğin en büyük savaşı, en büyük galibiyeti istediği zaman, istediği şekilde dünyaya gelmek olacak. O küçücük bedeniyle buna kendini hazırlarken, senin de ona güç verme zamanın. Onun en büyük hakkı istediği zaman dünyaya gelmek. Senin de en büyük şansın, o dünyaya gözlerini ilk açtığı andan itibaren onun yanında tamına 17 saatte doğum yaptım. Sancılı sancılı 250 km yol gittim. Zor muydu ? Tabii ki…Belki de şu ana kadar yaşadığım en zor deneyimdi. Ama tekrar tercih etme şansım olsa, yine normal doğumu tercih mi?Çünkü doğduğu andan itibaren onu hissetmek, koklamak her yorgunluğa, acıya değerdi. Ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi hayatıma devam etme gücüm vardı. Çünkü bizim yaradılışımızda, ruhumuzda var. Hamileyken alt üst olan hormonlarımız, doğum zamanında en büyük destekçimiz Yaradılışında ki güce güven. Sen bu dünyaya kadın olarak geldin. Onu dünyaya getirmek için ihtiyacın olan bütün güç sende var. Sadece kullanmak için biraz cesarete ihtiyacın var. Belki de doğmadan önce bebeğine yapabileceğin en büyük iyilik; ona istediği zaman doğma şansını vermek…Anne Hande ASİLKAN
Ölen kişi nereye gider? Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, küçük öğrencinin sorusunu cevaplıyor. VİDEO DEVAM EDİYOR
İzmir'in Selçuk ilçesinde yaşayan Süer ailesinin 5 aylıkken anne karnında ölen bebekleri annesini de zehirledi. 4 çocuk annesi talihsiz kadın, tüm müdahalelere rağmen ÇOCUĞUNU SEZARYENLE DÜNYAYA GETİRDİ Edinilen bilgiye göre, İzmir'in Selçuk ilçesinde yaşayan inşaat işçisi Süleyman Süer'in 39, eşi Zeyla Süer 37 3 kız ve 1 erkek çocuktan sonra beşinci kez hamile kaldı. Daha önceki dört çocuğunu sezaryenle dünyaya getiren Süer, hamileliğinin beşinci ayında aniden rahatsızlandı. Selçuk'ta bulunan özel bir hastane başvuran Süer'in düşük yapma ihtimali olduğunun söylenmesi üzerine, hamile kadın ailesi tarafından Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne TE ANNE DE HAYATINI KAYBETTİ 04 Ocak Cumartesi günü hastaneye yatışı yapılan Zeyla Süer, şikayetlerinin artması üzerine dün sabah saatlerinde Adnan Menderes Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edildi. Yapılan kontrolde öldüğü tespit edilen bebek sezaryenle alındı. Bebeğinin ölmesi sonucu zehirlendiği belirlenen anne de, doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılmadı. Otopsinin ardından Selçuk'a götürülen anne ve bebeğin cenazeleri toprağa ölümünde ihmal olduğunu iddia ederek suç duyurusunda bulunan baba Süleyman Süer, "4 gün doğum hastanesinde yattı. Dün sabah fenalaşınca buraya getirdik. Bebeğin ölmüş olduğunu tespit ederek ameliyata aldılar. Ancak eşimi de kaybettik. Sorumlular hakkında şikayetçi oldum. Bu resmen cinayet" şeklinde SEZARYENDEN SONRASI TEHLİKELİ Annenin ölümünde ihmal olmadığını savunan Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi yetkilileri, suçlamaları kabul etmedi. Doğumlarda ikinci sezaryenden sonrasının tehlikeli olduğu için anne adaylarına tavsiye edilmediğini ifade eden yetkililer, hayatını kaybeden Zehra Süer'in daha önceki 4 çocuğunun da sezaryen yöntemiyle dünyaya getirdiğine dikkat çekti. Yaşanan olayın çok üzücü olduğunu kaydeden yetkililer, Süer'in hamile kalmasının ardından uyarılmış olması gerektiğine işaret Haber Ajansı / Güncel Aydın Bebek İzmir Politika Güncel Haberler
doğmadan ölen bebekler nereye gider